Benden Baba Olmaz: Beyaz bir sayfa

Beyaz bir sayfa

Yorumlarınıza bu sayfadan devam edebilirsiniz...

1.908 yorum:

«En Eski ‹Eski 1401 – 1600 / 1908 Yeni› En yeni»

no name dedi ki...: iyi geceler herkese...; 26 Mayıs 2009 23:29
eylem dedi ki...: Günaydınlar
Gününüz aydın neşeniz ve keyfiniz yerinde olsun inşallah

Çayı demliyorum,kahvaltı hazırlamaya başlıyorum
ve bekliyorum

hadi bakalım kolay gelsin...; 27 Mayıs 2009 08:00
Adsız dedi ki...: Günaydin Dünya, günaydin herkese...

Eylemcim günaydin!

Bu sabah ise gelirken radyoda What a Wonderful World - caliyordu. Louis Armstrong´un kendine özel o kisik, catlak ve duygulu sesinden sözlerini tam anlamasam da icerigini bildigim icin sevgiyle dinlerken "Büroya gider gitmez bu güzel sarkiyi bizim cocuklara hatirlatmaliyim!" düsüncesi gecti icimden.

Geldim baktim, benim sarkilar gibi güzel kardesim sicacik bir kahvaltiya davet ediyor bizi... Kisaca ablacim mutluydum, daha mutlu oldum! Tesekkürler güzelim, digerlerini bilmem ama ben hemen geliyorum! :)

Hepimize kolay gelsin, güzel baslayan gün güzel devam etsin!

Google sag olsun, dinlemek isteyenler icin:
http://www.youtube.com/watch?v=vnRqYMTpXHc; 27 Mayıs 2009 09:09
seval dedi ki...: Adsiz da kim ya? Aciktigim icin cok mu acele mi ettim ne ettim? :) Adsiz benim!; 27 Mayıs 2009 09:11
no name dedi ki...: Günaydın
Güzellikler diliyorum...

Kahvaltıya gecikmedim umarım, nasıl da açım...

Gelirken, Korkuteli'ne mahsus serpme börek getiriyorum, yeriz sıcak sıcak...; 27 Mayıs 2009 09:43
BAŞKAN dedi ki...: günaydın dostlar,
günaydın dünya,
günaydın küçük yeşil marslılar...

ben hiçbişey getirmiyorum, hazıra konacağım bu sabah...ee neler var bakim kahvaltıda,bakın kuş sütü olmazsa ben yiyemem ona göre :)); 27 Mayıs 2009 09:58
no name dedi ki...: Başkanım,
kuş sütünü de yeme, içiver gitsin...; 27 Mayıs 2009 10:23
eylem dedi ki...: Kuş sütümüz eksikti
Başkanımda farketti hemen :)

Kankacım börek harikaydı
yapanın ellerine sağlık; 27 Mayıs 2009 11:34
mavigün dedi ki...: canlar merhabalar..

Güzel bir kahvaltıyla açmışsınız sohbetlerinizi
allah kahvaltılarınızı eksik etmesin..
BBO ailesi Tenhalaşmasın kahvaltılarımız ..
Baksanıza börekler yenmiş ..
ne güzel kuş sütü bile varmış..

canım kankacım..
ne güzel bir güne böyle bir şarkıyla başlamak..

senin için türkçesini buldum..

what a wonderful world.

ve tükçesi...
işte canım kankam..
şarkının sözleri de müzik ve söyleyen buğulu ses kadar güzel şeyleri düşündürüyor insana...

harika bir dünya
Yeşil ağaçları görüyorum, kızıl gülleri de
Sen ve ben için açtıklarını
Ve düşünüyorum kendi kendime ne harika bir dünya diye.
Mavi gökleri görüyorum ve beyaz bulutları
Işıkla kutsanmış gün, karanlık kutsal gece
Ve düşünüyorum kendi kendime ne harika bir dünya diye
Gökkuşağının renkleri ne güzeller gökyüzünde
Ve bir de geçip giden insanların yüzlerinde
Nasılsın diyerek el sıkışan dostları görüyorum
Gerçekten seni seviyorum diyorlar
Ağlayan bebekleri duyuyorum, büyümelerini izliyorum
Hiç bilmeyeceğim kadar çok şey öğrenecekler
Ve düşünüyorum kendi kendime ne harika bir dünya diye
Evet düşünüyorum kendi kendime ne harika bir dünya diye.

**

ne güzel dünyada ki, güzellikleri
gören gözlere..; 27 Mayıs 2009 13:02
seval dedi ki...: Kankacigim hosgeldin!

Ve her zamanki gibi elin kolun dolu gelmissin, cok sag ol canim.. Evet, gercekten de insana huzur veren, sevgi ve umut vaad eden sözler bunlar, hic unutmasak keske... :); 27 Mayıs 2009 13:24
Kaya dedi ki...: "SIKICI ama idare ediyoruz" tarzinda bir günden herkese merhabalar; 27 Mayıs 2009 15:20
mavigun41 dedi ki...: Varlığa Ve Yokluğa

insan ne zaman alışır hayata
baba?

yağmurun değdiği her yerdi yüzün
seni sordum da irkildi toprak
ölümü bildim, büyüdüm
çocukluğum mevsimsiz bir leylak
bir yelkovan gidişi
bir akrep
yürüyüşü
ötesi iyilik, güzellik...alıştığımız
bir yarayı sarıp sarmalamak

gecikmiş sözlerin ağırlığı heybemde
bir karanfil, solgun, öyle
kedere bulanarak
nasıl dökülürse
döküldü toprağına sözlerim de

söküp nallarını atların
koşturmak gibi karanlığın evine
öldün. yokluğunda
varlığı bildim

insan nasıl alışır içindeki cam kırıklarına
baba?

Çiğdem Sezer

Ellerin Değince Denizlerime

kalkıp bir ağacı suluyoruz ellerinle
yağmura bakıyoruz -hep yağıyor-
pirinçhan'da bir gramofon
-beni kör kuyularda...
ellerin öylece duruyor masada
kuyum ustası ellerin
bir şunu unutmuyorum
gülerdin, şenlenirdi bahçelerim

ben alıp ellerini uzaklara gideyim
ardım sıra kambur cüce
çevirsin çemberini
alıp gideyim ellerini...ellerinin
tenimdeki gül dövmesini

kaç kış uyudum, unuttum
karlar nasıl erirdi soğuk göllerde
paslı dilim ağulu dilim kekeme
çamaşır günleri kapı önleri sevişmeme
saatleri evlerin, bir peygamber çiçeği
ağzında yarım bir cüzle
beni ezberle, diyor, beni ezberle
bir bunu unutmuyorum, bir de
parmak izlerini,ateşler içinde

kaç vurgun kaç hastalık
ölmedimse, telkâri gümüş
ellerin, işlediği için
bir gül
bir daha
köklerime

bir şunu unutmuyorum
aşk engüzel yenilgi
ellerin değince denizlerime

Çiğdem Sezer

Yaşama(ma) k

sıradan şeyler olup bitiypr, dünyanın
her yerinde.ağacın biri esniyor
toprak geriniyor.gün
süzülüyor evlerimize

kap kacak börtü böcek naftalin
elbise dolap bana mısın demedin

ağacın esnemesi olağanüstüdür
şehvetle açılmış ağzından, gökyüzü
görünür
gerindikçe toprak,günün omuzlarından
yıldız tozu dökülür
eşiğin kapıyla sevişmesi olağanüstüdür
anahtarın dönmesi kilidin inlemesi
pencere pencere olduğunu bilir, ordan
bakınca görünür dünyanın gözleri
ya şu gemi...yelkeni ak, ne ülke ne bayrak
(deniz yok ki gemi nasıl yol alacak?)
(gemi için bir düş deniz...kurulacak!)

'ben bu derde hande derman'
dedim, aşk
dedi, yalan
dedim, giden kim,neydi kalan
uyandın gibi bir sabah, kuşlar
havalanıyor dünyanın çatısından

bir yaşamaktır dövüp durdu kıyıları
ayağını değdirmedin
onca savaş onca ölüm onca kin
bana mısın demedin!

Çiğdem Sezer; 27 Mayıs 2009 16:22
mavigun41 dedi ki...: Nazım Hikmet "RUBAİLER"

BİRİNCİ BÖLÜM

5

Sarılıp yatmak mümkün değil bende senden kalan hayâle.
Halbuki sen orda, şehrimde gerçekten varsın etinle kemiğinle
ve balından mahrum edildiğim kırmızı ağzın, kocaman gözlerin gerçekten var
ve âsi bir su gibi teslim oluşun ve beyazlığın ki dokunamıyorum bile...

6

Öptü beni : "- Bunlar, kâinat gibi gerçek dudaklardır," - dedi.
"Bu ıtır senin icâdın değil, saçlarımdan uçan bahardır," - dedi.
"İster gökyüzünde seyret, ister gözlerimde :
"körler onları görmese de, yıldızlar vardır," - dedi...

7

Bu bahçe, bu nemli toprak, bu yasemin kokusu, bu mehtaplı gece
pırıldamakta devâmedecek ben basıp gidince de,
çünkü o ben gelmeden, ben geldikten sonra da bana bağlı olmadan vardı
ve bende bu aslın sureti çıktı sadece...

8

"- Paydos..." - diyecek bize bir gün tabiat anamız, -
"gülmek ağlamak bitti çocuğum..."
Ve tekrar uçsuz bucaksız başlayacak :
görmeyen, konuşmayan, düşünmeyen hayat...

9

Ayrılık yaklaşıyor her gün biraz daha,
güzelim dünya elvedâ,
ve merhaba
k â i n a t . . .

10

Balla dolu petek
yani gözlerin güneşle dolu...
Gözlerin, sevgilim, gözlerin toprak olacak yarın,
bal başka petekleri doldurmaya devâmedecek...

İKİNCİ BÖLÜM

1

"- Şarapla doldur tasını, tasın toprakla dolmadan," - dedi Hayyam.
Baktı ona gül bahçesinin yanından geçen uzun burunlu, yırtık pabuçlu adam:
"- Ben, bu nimetleri yıldızlarından çok olan dünyada açım," - dedi,
"şaraba değil, ekmek almaya bile yetmiyor param..."

3

Ömür gelip geçiyor, vakti ganimet bil uyanılmaz uykulara varmadan :
yâkut şarabı billûr kadehe doldur, seher vaktidir ey delikanlı uyan...
Perdesiz, buz gibi odasında uyandı delikanlı,
gecikmeyi affetmeyen fabrikanın canavar düdüğüydü uğuldayan...

4

Geçmiş günün hasretini çekmem
- yalnız bir yaz gecesi bir yana -
ve gözümün son mavi pırıltısı bile
gelecek günün müjdesini verecek sana...

ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

1

İnsan
ya hayrandır sana, ya düşman.
Ya hiç yokmuşsun gibi unutulursun
ya bir dakka bile çıkmazsın akıldan...

2

Çürüksüz ve cam gibi berrak bir kış günü
sımsıkı etini dişlemek sıhhatli, beyaz bir elmanın.
Ey benim sevgilim, karlı bir çam ormanında nefes almanın
bahtiyarlığına benzer seni sevmek...

4

Gün iyiden iyiye ışıdı artık,
tortusu dibe çöken bir su gibi duruldu, berraklaştı ortalık.
Sevgilim, sanki seninle yüz yüze geldim birdenbire :
aydınlık, alabildiğine aydınlık...; 27 Mayıs 2009 16:42
mavigun41 dedi ki...: sevgili kankama

Nazım Hikmet i çok seze

canım kankacım al canım..
şiir gibi olsun hayat..

NE GÜZEL ŞEY HATIRLAMAK SENİ

Ne güzel şey hatırlamak seni:
ölüm ve zafer haberleri içinden,
hapiste
ve yaşım kırkı geçmiş iken...

Ne güzel şey hatırlamak seni:
bir mavi kumaşın üstünde unutulmuş olan elin
ve saçlarında
vakur yumuşaklığı canımın içi İstanbul toprağının...
İçimde ikinci bir insan gibidir
seni sevmek saadeti...
Parmakların ucunda kalan kokusu sarduya yaprağının,
güneşli bir rahatlık
ve etin daveti:
kıpkızıl çizgilerle bölünmüş
sıcak koyu bir karanlık...

Ne güzel şey hatırlamak seni,
yazamak sana dair,
hapiste sırt üstü yatıp seni düşünmek:
filanca gün, falanca yerde söylediğin söz,
kendisi değil
edasındaki dünya...

Ne güzel şey hatırlamak seni.
Sana tahtadan birşeyler oymalıyım yine:
bir çekmece
bir yüzük,
ve üç metre kadar ince ipekli dokumalıyım.
Ve hemen
fırlayarak yerimden
penceremde demirlere yapışarak
hürriyetin sütbeyaz maviliğine
sana yazdıklarımı bağıra bağıra okumalıyım...

Ne güzel şey hatırlamak seni:
ölüm ve zafer haberleri içinde,
hapiste
ve yaşım kırkı geçmiş iken...

ve
tüm BBO ailesin..
hayattı şiir gibi
yıkansınız ruhunuz..

herkese iyi akşamlar; 27 Mayıs 2009 16:44
eylem dedi ki...: İyi akşamlar Mavigün ablam
ellerine sağlık...; 27 Mayıs 2009 17:08
seval dedi ki...: Kankacigim cok sag ol canim, siirler hic eksik olmasin hayatimizdan tipki dostlarimiz ve tüm sevdiklerimiz gibi...

Hepimize iyi aksamlar...; 27 Mayıs 2009 17:08
no name dedi ki...: ziyafet için teşekkürler...
nasıl doydu ruhum anlatamam...; 27 Mayıs 2009 17:16
Kaya dedi ki...: Hayirli aksamlar; 27 Mayıs 2009 21:00
no name dedi ki...: kardeşime katılıyorum...; 27 Mayıs 2009 23:57
mavigun41 dedi ki...: SeVMeK En GüZeL Armağandır..

Hayatımın Armağanı diyordu güzel kadın..o iri yeşil gözleri ile bana bakarak.

Hoş orta yaşın üstünde bakımlı kısa modern sarı saçları ile gözlerinde sakladığı bir hüzün vardı..sevdim dedi ..Çok sevdim içim titrerdi gözlerine bakarken aslında istemedim böyle sevmeyi.oldu bir kere belkide hayatımın bana armağanı idi bu sevgi..bütün imkansızlıklarda hatta yanlış bir zamanda doğru insan biliyorum dedi. ama olmayacaktı…bu ilişki sürmez biterdi.olsun dedi

-Bana onunla geçen günlerim yeter.ben onu yarınsız delicesine sevdim..oysa neler

vardı benden ona giden. Ve onda kalan gözyaşlarım,arzularım,kokum ve sıcaklığım

Neden diyordu NEDENNN.olmuyor neden sürmüyordu.aslında sebebini biliyor ama bilmek istemiyordu yada anlamamazlıktan geliyordu..

Değer verdiğim sevgi için elimden geleni yaptım ama anlaşılmadım.içim rahat ben ne verdimse o farklı algıladı yanlış değerlendirdi.hatta yaptıklarımı gereksiz bulup onda sadece bir tebessüm oldum .Ama olsun üzülmüyorum o öğle davranarak sanki onu daha mı az seveceğim..asla …İNSANLAR BÜYÜDÜKCE HAYELLERİ KÜÇÜLÜRMÜŞ. Ama ben o insanlardan olamadım işte.Hep hayelelerim büyüktü.küçük olan bendim..

Bana baktı ve o iri yeşil gözlerinden yaşlar süzülüyordu..üzülmüyor demesine rağmen

Aslında acı çekiyordu bunu ona söylediğimde ise yaşlar yanaklarında sicim gibi olmuştu. Daha fazla üstüne gidemedim ellerini tuttum.

- Ne olur üzülme,sen aşkı kendi değerlerinde yaşamış. bu aşk için elinden geleni yapmışsın.Hayatın bir boşluğunu onunla doldurmuş ve mutluda olmuşsun. Bırak o kendine anlamsız sebepler araya dursun .Onu hayatının odak noktası yapma.Aşk karşılıksız sevmek ve gerektiği zaman vazgeçmek değimli ? o halde niye bu acı hüzün, neden bu gözyaşı .. Sevdin sevilmedinse üzülme sen yaşadıkca o senin içinde yaşamayacak mı zaten ne olur yüreğindeki sevgiye sahip çık kalbindeki sevgiyi kirletme onu koru hayattaki en zor şeylerden birisi sevmek ama gerçekten sevmek. Sevmek en güzel armağandır.

UNUTMA !

Elbette geçecek bu günler.yüreğinde hep kardelen çiceği açmayacak ,birgün bahar gelecek güneş doğacak kalbinde bambaşka bahar çicekleri açacak

Hayatınızın bütün çicekleri zamanında açsın

Sevgi dolu yarınlara

SEVGİLİ
BBO AİLESİNE
GÜNAYDINLAR

İşte size kahvaltı yapacağınız mekan..

Şöyle sımsıcak ekmek
fırından yeni çıkmış
yanında tereyağ..
reçel
ve
domatesler dilim dilim yanında salatalık uzanmış yatmakta..
üstünde çatısı olmuş maydonozlar
süslemekte aşklarını
biraz ötede şöyle
kekikle bezenmiş..
Eşş-ek zeytini üstüne hakiki
zyt. yağı gezdirilmiş
beyaz penir dilim dilim yatmakta kardeşi kaşar paynir ile yanyana..
ortada büyüüük bir sahanda
yuvarlak bir şekilde kesilmiş ve yanyana dizilmiş sucuların herbirinin yanına eşlik eden yumurta mis gibi kokmakta..
ve
yanında semaver ile çay durmakta

işte gerisi size kalmış..
yanlız börek getiren olursa bir dilim ayırın ya ayıptır ..
birde şu gece lambasının da canı çekmiştir diyen yok..
desemde..
kankamın ayırdıklarının hepsini
no name bulup yediğine dair bir söylendi var..

herşey sevmekle başlar..
sevgiyle güzel kahvaltılar..
afiyet olsun..
iyi sabahlarınız olsun..
iyi çalışmalar..; 28 Mayıs 2009 01:41
mavigun41 dedi ki...: Sevmek en güzle armağandır yazısı alıntıdır bilginize..unutmuşun yazmaya..; 28 Mayıs 2009 01:44
eylem dedi ki...: Günaydınlar
Güzel bir gün olması dileğiyle...

Mavigün ablam ellerine sağlık
Nasılda acıkmıştım ben hemen geliyorum
ama büyükleri beklemek gerek değil mi bekliyeyim o zaman :)
Kankacım bugün iki tepsi börek getiriyorsun gelirken
bir tanesi sırf ablama özel :)
hadi çabuk gelin açııım ben

kolay gelsin hepimize...; 28 Mayıs 2009 08:17
seval dedi ki...: Günaydin, günaydin... :)

Kankacigim ne güzel karsilamissin canim sen bizi böyle, hem ruhumuza besin, hem de damaklara... Sag ol canim... :)

Eylemcim sen basla sogutma cayini, ben de birazdan ordayim canim, bu kahvalti kacar mi? :)

No Namecim nerde kaldi börekler? :)

güzel bir gün olsun insallah...; 28 Mayıs 2009 09:13
no name dedi ki...: Sevgili ailem GÜNAYDIN

sabah sabah bir geldim ki ne göreyim
gece lambası beni yargısız infaz etmiş.
demokrasi aşığıdır ya kendisi, o yüzden garipsemedim.
Bi kere her sofraya oturduğumda benim önümden yemekler kaçırılıyor,
hangi tabağa elimi uzatsam, kankam ve kankan;
"hop buna dokunma kankama ayırdım"
"yeter kankacım ablama kalsın birazda"
diye diye beni aç bırakıyorlar...
sonra sana ayırdıkları o yemekleri saklıyorlar vee sakladıkları yeri unutuyorlar, (laf aramızda yaşlandılar iyice unutmaları normal, senin ve benim gibi genç değiller ki, o yüzden ben hoş görüyorum)
sonra sen geliyorsun;
"Hani bana?" diyorsun...
arıyorlar bulamıyorlar vee günah keçisi kim?
no name
hafifçe tombulum diye bütün yemekleri ben mi yiyorum canım...
benim biraz kemiklerim iri o yüzden şişman gibi duruyorum. yoksa benim boğazım fazla değil.
kuş kadar yiyorum, ama biraz irice bir kuş...
yok
deve...
kuşu
değil.
serçe kuşu kadar...

Bak şimdi sevgili gece kuşu, pardon lambası...
bu sabah bir koca tepsi kürt böreği yaptırdım, üstüne bolca pudra şekeri, sıcacık ve çıtır çıtır...
bir tepsi de kıymalı su böreği yaptırdım...
sen şimdi gelince sor bakalım, nerede benim börekler diye, bakalım ne diyecekler...
bence börek getirdiğimi bile hatırlamayacaklar...; 28 Mayıs 2009 10:11
mavigün dedi ki...: herkese merhabalar..
hepinize afiyet olsun..
beğendiğinize sevindim..
kankacım ve eylem kardeşim..
nerde benim kürt böreğim..
size teslim edilmiş...; 28 Mayıs 2009 12:31
eylem dedi ki...: Seval abla kankanın böreğini nereye kaldırmıştın canım :)

Ama kankacım sen de çok yiyorsun ondan alıyoruz önünden
senin için yani yoksa kötü bir niyetimiz yok
şu serçe kuşunu da bir daha düşünsen diğeri olmasın :); 28 Mayıs 2009 12:40
no name dedi ki...: Kankam;
"Seval abla kankanın böreğini nereye kaldırmıştın canım :)"

Seval abla;
"Aa şekerim sen kaldırmıştın ya,
üstüme iyilik sağlık..."

Kankam;
"Yok ablam hani tepsi gelir gelmez sen -bu kankamın- diye kaldırdın da biz birer dilim bile alamadıydık ya..."

Seval abla;
"Tövbe tövbe... kuzum senin kafan yerinde mi?"

Kankam;
"Ablaaa"

Sonra ikisi birden;
"No nameeee, gel bakayım buraya..."

İşte sevgili gece kuşu, pardon lambası... Bu konuşma bu minval
üzre sürer gider...
velhasılı, kabak gene zavallı no name'nin başına patlar...; 28 Mayıs 2009 12:49
he he he.. dedi ki...: Sevgili Gece lambasi,
Sayin Baskanim, degerli jüri üyeleri,

Yüksek huzurlarinizda kardesim Eylem ve sahsim adina savunma hakkimizi kullanmak istiyor ve kendini adeta "magdur" ilan eden No Name kardesimiz tarafindan maruz birakildigimiz suclamalara siddetle itiraz ediyorum!

Yukarida okudugunuz sacmalamalar gercekle uzaktan yakindan alakasi olmayan kuru iftiralardan ibarettir! Hatta son günlerde yurdumuzda moda olan "Camur at, yapismasa da izi kalir!" yutturamazsan "Agla sizla, zavalliyi oyna..." zihniyetinin yasama gecirilmesidir ki, bence genclere kötü örnek olacagi endisesi güdülerek bu tür sikayetler derhal yasaklanmali ve faiiler geregince cezalandirilmalidir!

Evet! Birileri, bir digerinin balli kek-baklava-börek yahut kebap-lahmacun-tursu türü gida mamülleriyle tepeleme doldurdugu bir tabagi elinden zorla aliyor olabilir!

Ancak demokratik toplumlarin temel tasi sayilan aile yapimizda her türlü davranisin her zaman ve mutlaka gecerli nedenleri olmustur, nitekim de vardir!

Unutmamali ki, hicbirsey karsidan bakanin gördügü gibi degildir! Ilk bakista birine yönelik düsmanca zorbalik gibi görünen, esasen onu koruma-kollama-iyilik amacli bir eylemdir. Örnegin, bir ebeveyn cocugunun kulagina, o kulaga gicik oldugundan dolayi koparip atmak icin mi asilir? Sorarim size! Elbette bu sorunun yaniti kocaman bir "HAYIR!"´dir. Hepimiz biliyoruz ki öyle gibi görünüyorsa bile, söz konusu aciyan kulak amac degil aractir! Maalesef bazi nankör cocuklar hafizalarina destek vermekten baska bir nedeni olmayan bu iyilige tesekkür edecek yerde zir zir aglarlar!

Ne olursa olsun, hic bir güc bizi dogru bildiklerimizi uygulamaktan asla alikoymamalidir. Sloganimiz her zaman "Aile ici siddete hayir!" olarak kalacak ve "Töre cinayetlerine ve dizilerine son!" cümlesiyle tamamlanacaktir.

Unutkanlik konusuyla ilgili acacagimiz karsi davada, basina gelecekleri düsünmeden "yasli bunlar!" demek cüretini göstererek aslinda "ihtiyar-bunak ve moruk" demek isteyen yukarida adi gecen zanli sahistan tazminat olarak en az bir yil boyunca her ayin ilk haftasinda, her birinden 4 er tepsi olarak miktarini tespit ettigimiz peynirli-ispanakli ve de kiymali börekleri nefis-taze-sicak olmak sartiyla talep edecegimizi de kamuoyuna duyurmaktan memnuniyet duyarim.

Börekleri yemege sizleri de her zaman bekleriz.

Saygilar

Hakkaniye Hanibize; 28 Mayıs 2009 13:07
seval dedi ki...: Kankacigim hosgeldin!

Ne kürt böregi güzelim ya, kim getirmis de biz yemisiz böregi.. off offf...

Saglik olsun güzelim, duur surda susamli taze simit vardi, onu bulayim ben sana, azicik da beyaz peynirle maydonoz yaninda, Eylemcim bir iki domates dograyiver de canim bir iki yudum atistiralim.... Hava da karardi mübarek, yagacak galiba bari oldu olcak bir de cay demleyelim.. :); 28 Mayıs 2009 13:14
no name dedi ki...: Adsız mavigün dedi ki...

kankacım ve eylem kardeşim..
nerde benim kürt böreğim..
size teslim edilmiş...

Blogger eylem dedi ki...

Seval abla kankanın böreğini nereye kaldırmıştın canım :)

Adsız seval dedi ki...

Kankacigim hosgeldin!

Ne kürt böregi güzelim ya, kim getirmis de biz yemisiz böregi.. off offf...

Bunlar olmadan önce;
Blogger no name dedi ki...

velhasılı, kabak gene zavallı no name'nin başına patlar...; 28 Mayıs 2009 13:32
eylem dedi ki...: Vaay be ne savunma olmuş :)
teşekkürler

hemen doğrayım ablacım domatesleri
ablam çayın neredeydi demleyim
tamam buldum buldum
Ablacım kankamı da çağıralım acıkmıştır o şimdi kış kadar yiyor zaten kıymam ben ona :); 28 Mayıs 2009 13:36
eylem dedi ki...: Canım kankam kabakta hasar var mı :))
daha çok lazım olacak o kabak bize; 28 Mayıs 2009 13:38
no name dedi ki...: Bu yorum yazar tarafından silindi.; 28 Mayıs 2009 14:21
eylem dedi ki...: Silinen yorumu merak ettim şimdi
ne meraklıyım ben ya :)

bu arada düzeltme yapayım yeni farkettim
"kış kadar yiyor" yazmışım kış değil tabiki "kuş kadar " olacaktı...; 28 Mayıs 2009 14:41
Kaya dedi ki...: Merhabalar

Neseniz eksik olmasin
artik su okul bi bitsin..; 28 Mayıs 2009 15:20
no name dedi ki...: Okul mu?

Koca Ömür bitiyor kardeşim, okul neymiş...

bir zaman sonra, ah okul vah okul, o zamanlar ne mutluydum türküsüne başlarsın...; 28 Mayıs 2009 15:31
Kaya dedi ki...: Insanoglu hicbiseyden mutlu olmuyor..; 28 Mayıs 2009 15:50
eylem dedi ki...: Kankama katılıyorum Kayacım aynen öyle oluyor :)

İyi akşamlar diliyorum
görüşebilmek dileğiyle...; 28 Mayıs 2009 17:17
seval dedi ki...: Bana da göründü yollar darisi sizin basiniza...

Herkese iyi aksamlar, iyi dinlenmeler...; 28 Mayıs 2009 17:56
BAŞKAN dedi ki...: efenim selamlar..

bu satte günaydın diyecek halimiz yok herhal:))

lafı fazla uzatmadan hemen konuya gireyim..

efenim bir varmış bir yokmuş, evvel zaman içinde kalbur zaman içinde bir küçücük aslancık varmış adlı hikayemize kaldığımız yerden devam ediyoruz:)

..............

Aslancık,ayı ve gergedan düşmüşler yola..Yolda gülüş şamata gırla..laf aramızda gergedan epey geveze (kime çektiyse artık) , şakalarıyla,gevezelikleriyle yıkmış geçirmiş ortalığı...kimi zaman öyle aşmışki kendini,gülmek için mola bile vermek zorunda kalmışlar.

zamanın nasıl geçtiğini bile anlayamamışlar, durumun farkına vardıklarında hava çoktan kararmaya başlamış bile.

Aslancık : ooo akşam olmuş baksanıza, nerde konaklayacağız, fikri olan varmı

Ayı : haklısın aslancık,kendimize bir söğüt gölgesi bulmamız lazım

gergedan : saçmalama ayı, akşam vakti ne yapacaksın söğüt gölgesinde

Ayı : ne bilim gargi aklıma öyle geldi birden

Gergedan : hay Allah iyiliğini vermesin ayı, ya hiç akıllı bi yaratık bulmazmı beni.

Aslancık : durun ya başlamayın hemen kavgaya, buluruz biryer,hele biraz daha gidelim , iyice kararınca baktık olmuyor dururuz kafamıza esen yerde.

Gergedan : bak gör de ders al ayı, boyu küçük ama aklı büyük.

Ayı : aman aman söyleyene bak.

Bir müddet daha ilerlemişler..

Aslancık : hey millet bakın ilerde bir kulübe var, hadi bir kolaçan edelim.

Yavaşça yaklaşmışlar kulübeye ama yaklaştıkça içeriden gelen homurtuların sesi iyice artmış..

Aslancık : içerden gelen homurtulara bakılırsa epey büyük bir hayvan olmalı.

Ayı : yok canım , nerden anladın

Aslancık : dinlesene homurtuyu ayı kardeş, senden bile fazla gürültü çıkarıyor.

Ayak uçlarına basarak sızmaşlar içeriye..Etraflarına bakınmışlar ama hiç de iri bir hayvan yokmuşş ortalıkta, sesin geldiği yöne ilerlemişler usul usul..

Ayı : amanın bu da ne

küçücük bir sincap sere serpe uzanmış uyuyor.

gergedan : bunca ses bundan çıkıyor olamaz sanırım

Aslancık : etrafta başkası olmadığına göre bundan çıkıyor.

Aslancık peçnesiye sarsmış sincabı uyansın diye ama banamısın dememiş sincap hiç rahatını bozmadan...Bu sefer ayı denemiş aynı şeyi ama biraz daha sert edayla..

Sincap, "ne var ne oluyor" diye söylenerek sıçramış olduğu yerden.

Sincap : ne olur beni yemeyin,karnınız doyma benimle,ben ufacığım.

Gergadan basmış kahkahayı sincabın şaşkın bakışları altında..

Ayı : maşallah sincapçık ufacıksın ama horultun benden fazla

Sincap : iftira,ben horlamam

Aslancık : sen yalnızmısın burda, sahibi nerede bu kulübenin

Sincap : burası sahipsiz, ben epeydir burdayım, geldiğimde de kimseler yoktu.

Aslancık : alın size geceyi geçirecek yer, bizi misafir edersin herhalde demi sincap kardeş.

Sincap : beni yemezseniz neden olmasın..

Gülüşmeler eşliğinde hepsi bir köşe bumuş yatmak için, zaten yorgun olan ekip çabucak uyuyakalmış...

.............

efenim şimdilik bu kadar, maceramızın kalan bölümüne sonra devam ederiz..

Sevgi-sağlık-mutluluk ve dostluk sizlerle olsun..

Yazılmışsa yarına da nefes alabilmek,görüşmek dileğiyle.; 28 Mayıs 2009 19:01
Kaya dedi ki...: Baskanim bu aslancikla ayicik seni iyi sardi, ellerine saglik :)

iyi aksamlar; 28 Mayıs 2009 22:14
no name dedi ki...: iyi geceler diliyorum...; 28 Mayıs 2009 23:41
no name dedi ki...: Günaydınlar diliyorum...; 29 Mayıs 2009 07:26
eylem dedi ki...: Günaydın
güzel bir gün olması dileğiyle
kolay gelsin...

Başkanım ellerine sağlık

bugün gece lambamız uğramamış elektrikler mi kesikti acaba :); 29 Mayıs 2009 08:12
seval dedi ki...: Günaydin, günaydin...

aydinlik, güzel bir gün olsun insallah...

taze kahve pisirdim, sicak, sütlü mis gibi, pogacalar, kurabiyeler Alman, peynir cesitleri Fransiz usulü.. Hadi biraz degisiklik olsun.. bekliyorum... :)

kolay gelsin...; 29 Mayıs 2009 09:02
no name dedi ki...: ben rejim yapıyorum,
ama sade ve koyu bir kahveye hayır demem...
güne kahve içmeden başlarsam kendime gelemiyorum...; 29 Mayıs 2009 11:04
mavigun41 dedi ki...: HERKESE MERHABALAR..
TÜM DİYETLER BİR DAHA Kİ EMRE KADAR DURDURULMUŞTUR..
Tombalacık Halime..
halime mi kim.Halim in kankası

tülay german söylüyor.
kiraz aldım dikme'den
halime'm dallarını bükmeden
bir armağan ver bana
halime'm ben gurbete gitmeden

tombalacık halime'm taşbaşı'na gel
ben gidiyorum bolu'ya düş peşime gel

ocak başında kaldım
halime'm ince fikire daldım
kapılar açıldıkça
halime'm seni geliyor sandım

alçaklara kar yağıyor üşümedin mi
sen bu işin sonunu düşünmedin mi

tütün aldım hendek'ten
halime'm hekim gelir devrek'ten
hekim buna ne desin
halime'm yangınımız yürekten

algın mısın halime'm baygın mısın gel
hiç haberin gelmiyor dargın mısın gel

http://www.youtube.com/watch?v=AKKqr7drAHo&feature=related

canlar..

Bir kürt dilimi böreğin nerede olduğu bir gün yaşanmış..

biri görtürmüş böreği mideye ama işte burası sır perdesi gibi..
Kim yediyse benden ona afiyet bal şeker olsun..

sevgili BBO ailesi..
hadi bakalım..
madem sabah kahvaltıyı kankam hazırlamış

hadi gelin çocuklar öğle yemeğinizde benden olsun ..

şöyle çıkın bürodan.

gelin suya gelin suya..

türkünün sesine gelin

yıldız tilbe söylüyor

http://www.youtube.com/watch?v=f5llxhkIcOY&feature=related
Salındı Bahçeye Girdi

Salındı bahçeye girdi
Çiçekler selama durdu
Mor menekşe boyun eğdi
Gül kızardı hicabından

Bahçenin kapısın'açtım
Sandım ki cennete düştüm
Ben o dosttan ayrı düştüm
Elin dilinden dilinden

Bahçenin kapısı güldür
Dalında öten bülbüldür
Sefil Emrah sana kuldur
Bağışla geç günahından

Erzurumlu emrah

Göl başına

Sapanca ya…

http://2.bp.blogspot.com/_
bFGVQhZaVZ4/
SB3-T3kvjtI/
AAAAAAAABMc/N0xiiEf2aUY/
s400/04052008022.jpg

MENÜ

kanat ızgara
http://www.
gunaydinaliaga.com/
images/news/3240.jpg

köfte ızgara

http://cayelikurufasulye.files.wordpress.com/
2008/09/izgara_kofte_364.jpg

ızgara et

http://img.blogcu.com/
uploads/ballisut_100_2523.jpg

mangalda kaşarlı patlıcan

http://img.blogcu.com/
uploads/oktayusta_kasarl.patl..jpg

çoban salata

http://www.masalcafe.net/rt/mn/
images/products/87263771_coban-salata.jpg

maydonoz
http://www.maydanoz.com.tr/imgup/
image/diger/maydanoz1.jpg

ayran
http://www.nette68.com/r/
660a481f9222a.jpg

baklava

http://www.karadenizgezi.net/
Safranbolu_image/yemek_baklava.jpg

Üstüne çay ve kahve arzuya kalmıştır..

hadi gelin canlar..; 29 Mayıs 2009 12:23
seval dedi ki...: oh oh... Benim kankacim yine harikalar yaratmis... E, bundan iyisi neresi? :); 29 Mayıs 2009 12:31
eylem dedi ki...: harika bir menü
ablalarım bugün müthişsiniz
ellerinize sağlık

Mavigün ablam sen bakma kankamın rejimdeyim demesine bir saatlik onunki
bak gelsin nasıl yer :)); 29 Mayıs 2009 12:38
eylem dedi ki...: ablam köftenin ateşi biraz fazla değil mi yanmasın köfteler

nasılda acıktım hangisinden başlasam ki :); 29 Mayıs 2009 12:48
Kaya dedi ki...: Merhabalar

Hayirli Cumalar

Hep yemek, hep yemek..; 29 Mayıs 2009 13:05
eylem dedi ki...: Küçük bana bak bakayım ne şikayetleniyorsun hep yemek hep yemek diye
Sen yeme canım istemiyorsan :)

sen başka konu bul biz sana eşlik ederiz

bu küçüklerde hep böyle oluyor
dil papuç kadar
ablamız hazırlamış o kadar zahmet etmiş sen hep yemek hep yemek cık cık cık...; 29 Mayıs 2009 13:16
eylem dedi ki...: bu kadar fırça yeter mi ki
biraz daha fırçalasamıydım :)); 29 Mayıs 2009 13:19
eylem dedi ki...: Bu yorum yazar tarafından silindi.; 29 Mayıs 2009 13:24
eylem dedi ki...: tam aylak vaktime denk geldin Kaya
şans işte :)

işin stresinden fırça çekecek birini arıyordum ben kankamı bekliyordum sen çıktın kısmet :); 29 Mayıs 2009 13:27
mavigün dedi ki...: Kayacım sen oruç mu tutuyorsun?; 29 Mayıs 2009 15:30
seval dedi ki...: Birazdan haftanin ve bu ayin son is günü bitiyor benim icin, herkese iyi haftasonlari dilemeden ayrilmak olmaz... :)

Kiskanmayin ama bize bu pazartesi de bayram tatili, sali günü insallah birlikteyiz yine... :)

Not: Pfingsten tatilini Hiristiyanlikta kiliselerin kurulma günü olarak kutluyor tüm Avrupa.; 29 Mayıs 2009 16:26
eylem dedi ki...: İyi akşamlar...; 29 Mayıs 2009 17:17
Kaya dedi ki...: Yok ablacim nerde oruc falan

ben de yiyorum da dillendirmiyorum :)

ama sizin konusmalariniz iyice aciktiriyo adami da; 29 Mayıs 2009 17:29
Kaya dedi ki...: iyi aksamlar; 29 Mayıs 2009 20:25
no name dedi ki...: Bence de iyi akşamlar olsun, hatta üstüne de iyi geceler...; 30 Mayıs 2009 00:01
eylem dedi ki...: Günaydın
iyi haftasonları...; 30 Mayıs 2009 08:58
no name dedi ki...: Günaydın...
Çalışanlara kolaylıklar diliyorum,
tatilciler...
iyi tatiller...

gelelim kahvaltı olayına,

kankacım,
bugün kahvaltıya bendesiniz,
kavun var mis kokulu sulu ve şeker gibi
karpuz desen kıpkırmızı ve buz gibi...
envai çeşit peynir, çıtır ekmek...

herkesi bekliyorum...; 30 Mayıs 2009 09:40
Kaya dedi ki...: Günaydin kankalar

Afiyet-bal-seker olsun, yarasin..; 30 Mayıs 2009 09:58
eylem dedi ki...: Günaydın küçük kardeş
Gel, sana bir dilim karpuz,bir dilim kavun ayırdık :)

kankacım ellerine sağlık kahvaltı çok güzeldi; 30 Mayıs 2009 10:52
Kaya dedi ki...: http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=194144

bunu da haber sitesine koymuslar..; 30 Mayıs 2009 12:44
eylem dedi ki...: İyi Tatiller...; 30 Mayıs 2009 15:16
eylem dedi ki...: çok hareketli bir gün olmuş:))
İyi geceler...; 30 Mayıs 2009 23:26
Kaya dedi ki...: iyi pazarlar; 31 Mayıs 2009 12:12
no name dedi ki...: Günaydın,
Bahara elveda Yaza MERHABA...
Güzel bir gün diliyorum...; 1 Haziran 2009 07:57
eylem dedi ki...: Yaz mevsiminin ilk gününden Günaydınlar...

güzel bir gün olması dileğiyle
hepimize kolay gelsin

çayı demliyorum
kahvaltıya bekliyorum; 1 Haziran 2009 08:32
eylem dedi ki...: Seval ablam sen bugün tatildin demi
ben de bekliyorum bekliyorum Seval ablam kahvaltıya gelecek :)
neyse ben bugün tek başıma yaptım kahvaltımı

nedir bu iki gündür sessizlik
iyi geceler bile yok gececilerden

Gece Lambası güneşi gördün kayıp mı oldun ablam görünmemişsin hiç
hayırdır
kankanın yanına tatile mi gittin ne yaptın

Başkanım seninde sesin çıkmıyor nerelerdesin
Şampiyon olduk
şimdi burayı bizim siyah-beyaz diye inletmemiz gerekiyordu ama yoksun tek başıma yapamıyorum ben :); 1 Haziran 2009 11:41
BAŞKAN dedi ki...: günaydın-tünaydın-gözünaydın....

İçeriye, içeriği "aydın" olan bir kelime salatasıyla gireyim dedim..

günlerden pazartesi, varan 1, diyerek girdik haziran ayına..hayırlısı olur inşallah..

bakarsınız mükemmelliğin başlangıcına vesile olur yepyeni bir ay..

bakarsınız tüm tarih kitapları toplanıp yakılır ve insanoğlu yepyeni güzel bir başlangıca hazırlanır..

geçmişini unutan geleceği yaşayamaz derler ama !!!

geçmişine bakıpta geleceği yaşamaya çalışmamızın şimdiye pek faydasını gördüğümü , görenini görmedim nedense..

geçmişe bakıp intikam duygularıyla hareket eden insanoğlu YEDEĞİ OLMAYAN dünyasını mahvetmek için elinden gelen herşeyi yapıyor nedense..

"geçmişte senin milletin bana bunu yapmıştı, vay efendim senmisin bunu yapan, intikamım acı olacak" düşüncesiyle hareket ettikçe gelecekten beklenti olması mümkün olmuyor..

geçmişten ders almış olasydık, 1930 lardaki o insanlığı kasıp kavuran ekonomik kriz gibi bir krizi şuan yaşamazdık sanırım...

geçmişten ders alan bir canlı olsaydı insanoğlu, dünya savaşlarını ardı arkasına yapmazdı sanırım...

örneği çok...

geçmişten ders alan bir canlı topluluğu olamayız biz..

o yüzdendir ki, yak bütün tarih kitaplarını sloganını boşyere söylemedim...

yoksa kitaplara karşı bir garezim olamaz.)

gününüz AYDIN, keyfiniz yerinde, neşeniz daim, sohbetiniz bol olsun dostlarım.; 1 Haziran 2009 11:43
eylem dedi ki...: İyi insan canım bu başkan
andığım anda geliyor :)

seninde keyfin yerinde olsun başkanım hoşgeldin; 1 Haziran 2009 11:56
no name dedi ki...: Başkanım hoşgeldin...

Kankacım; "manken gibisin" diyecem,
"ne alaka" diyeceksin...

Defileye çıkmış mankenlerin elbise değiştirmesinden daha sık ve hızlı fotoğraf değiştiriyorsun...

Takip edemiyoruz...

Sıkı bir fotoğraf arşivin olmalı,
kıskandım...; 1 Haziran 2009 12:18
BAŞKAN dedi ki...: http://videogaleri.gazetevatan.com/7194_LeventKircadan-Tayyip-Erdogan-taklidi.html; 1 Haziran 2009 12:21
eylem dedi ki...: çok şükür manken gibi kızım :)

çalış seninde olsun kankacım
bana gönderen var sağolsun eksik olmasın :); 1 Haziran 2009 12:45
no name dedi ki...: şimdi çatlıyacam ortadan...; 1 Haziran 2009 13:14
Kaya dedi ki...: Merhabalar

Konyaspor da küme düstü...; 1 Haziran 2009 13:28
no name dedi ki...: Konyanın kaç takımı var?
Birden fazlaysa neden birleşmiyorlar?

Üzülme kardeşim seneye çıkarlar gene,
asansör takım...; 1 Haziran 2009 13:38
eylem dedi ki...: he hee aman dikkat kankacım çatlama kıyamam :)

Kayacım öyle bir takım mı vardı
nereye düşmüş :)

sen sınavlardan haber ver bakalım ortalarda görünmüyorsun çalışıyorum diye
sonuçlar ne alemde ailenin küçük oğlu söyle bakalım; 1 Haziran 2009 13:42
eylem dedi ki...: şimdi kankacım küme düşmek ne demek?

bu küme nasıl bir küme kaç elamanlı bir küme :)
şimdi diyelim ki misal bizim kardeşimiz derslerden çaktı üst sınıfa geçemedi(Allah korusun)
küme düşmekte böyle birşey mi oluyor :); 1 Haziran 2009 13:47
Kaya dedi ki...: Asansör takim :)

Acimiz büyük..

Sinavlar daha baslamadi. Önce sinava girebilmek icin yeterliligi almakla ugrasiyodum, ki sükür aldim. Bu ayin sonunda da sinavlara basliyorum kimsetse

Bu arada öyle bir takim mi var sözü yakismadi sana, bi de sampiyon takimin delikanli taraftari olacak :); 1 Haziran 2009 13:49
eylem dedi ki...: şişt kardeş delikanlılığa laf yok lütfen
küçük müçük dinlemem çekerim kulağını :)

hadi bakalım iyi çalış görelim seni; 1 Haziran 2009 13:51
Kaya dedi ki...: Nesli tükenmekte olan bir piton cinsine yemesi icin tavsan birakmislar. Bizimki arkadas olmus..; 1 Haziran 2009 13:57
no name dedi ki...: neslinin tükenmesine şaşmamalı...; 1 Haziran 2009 14:32
mavigün dedi ki...: herkese merhabalar..; 1 Haziran 2009 14:50
eylem dedi ki...: Ablacım geldin mi
bukadarcık mı
bi yüzünü görseydik
anlaşılan çok yoğunsun
iyi olda gerisi önemli değil biz bekleriz ablamızı :); 1 Haziran 2009 15:03
eylem dedi ki...: İyi akşamlar...; 1 Haziran 2009 17:22
Kaya dedi ki...: cümleten hayirli aksamlar; 1 Haziran 2009 22:58
no name dedi ki...: İyi geceler diliyorum...; 1 Haziran 2009 23:45
no name dedi ki...: GÜNAYDIN

Güzel bi gün diliyorum...; 2 Haziran 2009 06:11
seval dedi ki...: Günaydin hepimize, günaydin Dünya...

Zolarin kolayca asildigi, ayriliklarin yerini kavusmalara, hastaligin sifaya biraktigi, yolcularin hayirlisiyla yerlerine vardigi,umutlarin cogaldigi bir gün olsun...; 2 Haziran 2009 08:58
eylem dedi ki...: Günaydınlar

keyfiniz yerinde, gününüz bereketli olsun inşallah
hepimize kolay gelsin...; 2 Haziran 2009 09:06
mavigün dedi ki...: herkese merhabalar ..

herkese iyi günler dilyorum.; 2 Haziran 2009 12:03
Kaya dedi ki...: Merhabalar

Yorucu bir gün olacak..; 2 Haziran 2009 12:21
BAŞKAN dedi ki...: Hani gözlerinden uyku akar da,
koyarsın başını yastığa,
deriiin bir uykuya varmak için,
ama organlarına emri veren beynin,
bir türlü müsade etmez
amacına ulaşmana...

Bir o yana,
bir bu yana dönmekten
afakanlar basar,
delirmemek için kendini zor tutarsın ya,
en sonunda dayanamayıp
tekmelersin yorganı üzerinden,
fırlarsın bir hışımla yatağından..

Önce gözlerini ovuşturur,
sonra kalkıp çıkarsın balkona.
Yarı açık gözlerle
kaldırırsın başını gökyüzüne,
gecenin yarısını aşmış bir vakitte
şehrin ışıklarının azalmasıyla
parlayan yıldızlara dalarsın,
dalarsın da kendine gelirsin
canı sıkılmış bir sivrisineğin
kulağına çaldığı kemanla...
"Hay ben senin.." diyerek
söylenmeninde faydası olmaz,
ısırmıştır ısıracağı kadar,
kaşınarak kaçarsın tekrar odana.

..........işte böyle:))

selam olsun tüm dostlara,saatlerin 13:41 i gösterdiği bu güzel (aslında hava bulutlu ve nemli) salı gününden...

keyfiniz daim neşeniz yerinde olsun...sohbetinizde bol olsun dicem ama pek bolluk varmış gibi görünmüyor, ne o tatile mi çıktınız...biz çalışalım, çalışmaya çalışalım siz tatile çıkın, adaletmi bu şimdi:); 2 Haziran 2009 13:42
yağmur dedi ki...: çook sıcak bir günden herkese merhaba...; 2 Haziran 2009 13:44
eylem dedi ki...: 1500 yapayım şu yorumu:)

herkez bir yorum yapmış ne güzel

Yağmur damlam bile gelmiş
nerelerdesin kız
senede bir uğruyorsun daha çok bekleriz

Güzel anlatmışsın başkanım :)

uykum geldi
kankamda görünmüyor ki biraz bulaşsada gıcık etse beni bende uyansam :); 2 Haziran 2009 14:53
seval dedi ki...: Ben birazdan bürodan cikiyorum canlar, patrondan izin aldim cünkü yaklasik 2-2,5 saat sonra iki yavrumu otobüse bindirmis, arkalarindan el salliyor olacagim..

Sonra onlar, arkadaslari ve ögretmenleriyle bütün gece yolda olacaklar, ben geride kalan diger anne-babalar gibi dualarda... Artik nasil etceksem sabahi, yarin sabah insallah Barcelona yakinlarindaki otellerine vardiklarinda hayirli haberlerini alacagim...

Güzel, cok güzel anilarla döneceklerini umuyorum, Akdeniz´in güzelligini bir daha unutmayacaklarini..

Allah tüm yolcularin yollarini acik etsin! Gidenlere eglenceli anilar, arkada kalan bekleyenlere sabirlar.... :)

Herkese iyi aksamlar..; 2 Haziran 2009 16:50
eylem dedi ki...: Allah kavuştursun ablacım

İyi akşamlar...; 2 Haziran 2009 17:27
Kaya dedi ki...: Insallah kardesimizin Ispanya gezisi diledigi gibi gecer. Anasina-babasina da sabir diliyorum :)

Hayirli aksamlar; 2 Haziran 2009 20:58
yağmur dedi ki...: iyi akşamlar; 2 Haziran 2009 22:37
no name dedi ki...: iyi akşamlar

Yağmurcum şaşırtıyorsun beni...
hayırdır, başına ağır bişi mi düştü?
siteye uğruyorsun artık...; 2 Haziran 2009 22:45
no name dedi ki...: Günaydın,
İyi sabahlar...

Bu sabah kahvaltıda değişik bir şey var...

sade poğaça(kuru poğaça)
halka tatlı(bir nevi tulumba tatlısı)

poğaçalar açılıyor içine tatlı dolduruluyor afiyet olsun.
bekleiyorum...; 3 Haziran 2009 08:03
eylem dedi ki...: Günaydınlar
kolay gelsin...

Kankacım günaydın
ikisini ayrı ayrı yeme şansımız var mı?
ona göre başımın çaresine bakayım
içini açıp tatlı koyuyor ya nasıl bir midedir bu :); 3 Haziran 2009 08:32
no name dedi ki...: yok kankacım,
ayrı ayrı olmaz, poğaçayı açıp içine kıstıracan sandviç gibi...

ah şu bayanlar, anlamazsınız ki lezzetten...

askarlik yapan her türk genci bilir bu kahvaltıyı...; 3 Haziran 2009 08:54
seval dedi ki...: Günaydin canlar, serin ve aydinlik bir sabah karsiladi bizi bugün gökyüzü huzur veren mavi... :)

No Namecim ben de Eylem kardesime katiliyorum, pogacamin icine beyaz yahut kasar fark etmez ama sadece peynir ve maydanoz istiyorum... Sizde yoksa söyle de Eylemcim aliversin gelirken... He he nasil cözdüm sorunu ama? E, hani cay? Daha demlenmedi mi? :)

Simdi sen "Buldunuz da bunuyorsunuz!" demeden ben sana tesekkür edeyim, sag ol kardesim, kahvalti iyi gelecek...

Hepimize güzel bir gün olsun...; 3 Haziran 2009 09:01
eylem dedi ki...: Askerlik yapmadığımızından kaynaklanıyormuş :)

ben getirdim ablacım peynirli,kaşarlı,zeytinli
yeriz hepberaber
kankamda tatlılıdan yer artık
şu tatlıdan sade alsam olmuyor mu kankacım
ahh elim
Seval abla birşey de şu kardeşine elime vuruyor :); 3 Haziran 2009 09:41
seval dedi ki...: Tatlisina hakaret edildi saniyor Eylemcim, bu yüzden paylasmaktan vazgecti anlasilan! Uzanma simdi sen de, nasilsa hepsini tek basina bitircek degil ya.... Benim düsünceli kardesim, onun "tatlili pogaca yeme" heyecanina katilmayisimiza bozuldu ama iyi ki aklina önümüze kelle-paca corbasi koymak gelmedi... igghhh... nerden aklima geldi ya simdi bu.. ögghh... lavobo! nerde bu lavobo?...; 3 Haziran 2009 09:53
no name dedi ki...: tamam tamam, yemeyin siz.
zorlayacak değilim...
siz maydanozdu peynirdi takılın...

zaten sıhhatli beslenmenizden dolayı -maşallah- yüzünüzden kan fışkırıyor...

Ben de öğle yemeği için mangalda sucuk partisi organize edeyim,
buyrun efendim beklerim...; 3 Haziran 2009 10:13
eylem dedi ki...: Aaa bak sucuk partisine katılırım
kaçırmamak gerek; 3 Haziran 2009 10:26
eylem dedi ki...: 3Haziran 1963'te hayata veda eden Nazım Hikmet Ran'ı 46.ölüm yıldönümünde saygıyla anıyoruz

CENAZE MERASİMİM

Bizim avludan mı kalkacak cenazem?
Nasıl indireceksiniz beni üçüncü kattan?
Asansöre sığmaz tabut,
merdivenler daracık

Belki avluda dizboyu güneş ve güvercinler olacak,
belki kar yağacak çocuk çığlıklarıyla dolu,
belki ıslak asfaltıyla yağmur.
Ve avluda çöp bidonları duracak her zamanki gibi.

Kamyona, yerli gelenekle,yüzüm açık yükleneceksem,
bir şey damlayabilir alnıma bir güvercinden; uğurdur.
Bando gelse de, gelmese de çocuklar gelecek yanıma,
meraklıdır ölülere çocuklar.

Bakacak arkamdan mutfak penceremiz.
Balkonumuz geçirecek beni çamaşırlarıyla.
Ben bu avluda bahtiyar yaşadım bilemediğiniz kadar.
Avludaşlarım, uzun ömürler dilerim hepinize...

NAZIM HİKMET; 3 Haziran 2009 10:32
mavigün dedi ki...: herkese merhabalar..
Ne güzel kahvaltılar yapılmış..
ömrünüze bereket olsun...
sevgiyle kalın canlar..

büyük ustanın bizden ayrılışı 46 yıl olmuş..

o bir yıl sürer demiş ama acısı
46 yıldır unutulmuyor işte..

Nazım Hikmet in anısına gitsin..

KARIMA MEKTUP

Bir tanem!
Son mektubunda:
"Başım sızlıyor
yüreğim sersem!"
diyorsun.

"Seni asarlarsa
seni kaybedersem;"
diyorsun;
"yaşayamam!"

Yaşarsın karıcığım,
kara bir duman gibi dağılır hatıram rüzgârda;
yaşarsın, kalbimin kızıl saçlı bacısı
en fazla bir yıl sürer
yirminci asırlarda
ölüm acısı.

Ölüm
bir ipte sallanan bir ölü.
Bu ölüme bir türlü
razı olmuyor gönlüm.
Fakat
emin ol ki sevgili;
zavallı bir çingenenin
kıllı, siyah bir örümceğe benzeyen eli
geçirecekse eğer
ipi boğazıma,
mavi gözlerimde korkuyu görmek için
boşuna bakacaklar
Nâzım'a!

Ben,
alaca karanlığında son sabahımın
dostlarımı ve seni göreceğim,
ve yalnız
yarı kalmış bir şarkının acısını
toprağa götüreceğim...

Karım benim!
İyi yürekli,
altın renkli,
gözleri baldan tatlı arım benim;
ne diye yazdım sana
istendiğini idamımın,
daha dava ilk adımında
ve bir şalgam gibi koparmıyorlar
kellesini adamın.
Haydi bunlara boş ver.
Bunlar uzak bir ihtimal.
Paran varsa eğer
bana fanila bir don al,
tuttu bacağımın siyatik ağrısı,
Ve unutma ki
daima iyi şeyler düşünmeli
bir mahpusun karısı.; 3 Haziran 2009 11:48
seval dedi ki...: Memleketim, memleketim, memleketim,
ne kasketim kaldı senin ora işi
ne yollarını taşımış ayakkabım,
son mintanım da sırtımda paralandı çoktan,
şile bezindendi.
Sen şimdi yalnız saçımın akında,
enfarktinda yüreğimin,
alnımın çizgilerindesin memleketim,
memleketim,
memleketim...

......

Yürek değil be, çarıkmış bu, manda gönünden,
teper ha babam teper paralanmaz
teper taşlı yolları
Bir vapur geçer Varna önünden, uy Karadeniz'in gümüş telleri, bir vapur geçer Boğaz'a doğru.
Nâzım usulcacık okşar vapuru, yanar elleri......
NAZIM HİKMET

Bu hasreti yasamis, yanmis yüregi, yanmis elleri, O anlatmis....

Saygiyla, sevgiyle aniyoruz...; 3 Haziran 2009 11:57
eylem dedi ki...: Bir yağmur yağıyor memleketime maşallah
havanın kararması dışında herşey güzel
birde yorgunluğumun dışında :); 3 Haziran 2009 15:20
eylem dedi ki...: Bodrum ´da Tatil

(Bir evin salonu, Adam salondaki uzun koltuğa uzanmış, elindeki gazeteyi okumaktadır. İçeriye sıcaktan bunalmış halde karısı girer ve adama bağırır)

- Muharrem Muharrem! Kime diyorum?! Şşştt! Aloooo Muharrem!!
- Ne var Türkan? Niye bağırıyorsun?
- Yaşasın hayattasın. Sonunda bağlantı kurduk.
- Türkan ne diyorsun ya?
- Bir sorum var. Cevap vermeni istiyorum.
- Soldan sağa mı? Yukarıdan aşağı mı? Harf çıkmış mı?
- Harf çıkmamış ama biraz daha o elindeki bulmacayı bırakmazsan olay çıkacak.
- Soruyu alayım.
- Sence biz neden tatile çıkmıyoruz?
- Çıktık ya Türkan! Tatildeyiz işte. Soru bu mu yani? Çok kolaymış!! Hahahaaa!
- Aman ne komik! Sen bu sıcakta bütün gün evde oturmaya tatil diyor olabilirsin ama ben demiyorum Muharrem. Üstelik ben yine ev işleri yapmaya devam ediyorum. Tatil sana geldi bana değil. Ben de tatile çıkmak istiyorum Muharrem. Millet güneye indi, biz hala buradayız farkında mısın?
- Ne o öyle?! Yaz geldi haydaaa güneye in. Mecbur muyuz yani? Göçmen kuşlar gibi. Zamanı geldi göç oraya. Kuş muyuz biz Türkan? Buradaki sıcaktan kaçıp oradaki çöl kumlarına niye yatalım? Kuş beyinli miyiz biz Türkan?
- Bir kere kuş beyinli olan sensin Muharrem. Hala aklın alamadı bir türlü şu tatilde bir yerlere gitme işini di mi? Sorarım sana, 3 gündür neden çöpleri sen çıkarıyorsun da kapıcı almıyor?
- Sahi ya? Nerede o herif?
- Senelik izne çıktı ve Bodrum'a indi.
- Gördün mü? Adam akıllı, tatilde evinde. Bir de bana laf ediyorsun. Bak bodruma inmiş.
- Boşuna kelime oyunu yapma Muharrem. O Bodrum bizim evin bodrumu değil canım.
Sapına kadar Bodrum. Kapıcı Bodrum'da biz buradayız, binayı bekliyoruz.
- Vay adi. Yöneticiye diyordum da inanmıyordu. Çok para veriyoruz biz bu herife çok...
- Muharrem, senin kredi kartıyla tatil diye bir şeyden haberin yok tabii. Taksitle tatil yapılıyor artık. Kredi kartını uzatıyorsun, şak tatildesin.
- Taksitle tatil mi olur Türkan?! Temmuzda bir hafta havuza giricem diye şubatta bir yerlerim donarken para ödiycem öyle mi?
- Aynen öyle. - Yok devenin Türkan.
- Tamam kredi kartıyla gitmeyelim. Peşin para verelim o zaman.
- Kayınvalidem güzel mi benim Türkan?! Senin tatil köyünün bir gecelik fiyatı ne kadar haberin var mı? Evde para bassak yine ödeyemeyiz bir haftalık parayı bilesin.
- Yeteerrr!! Ben anlamam Muharrem. Ben tatile çıkmak istiyorum, tamam mı? Ben havuz kenarında uyumak istiyorum. Ben kalkınca yatağımı toplamamak, sofradan kalkarken bulaşığa kafa yormamak istiyorum. Anladın mııı?! Hemen o elindeki gazetenin tatil ilanları sayfasını açıyorsun ve bana bir tatil köyü buluyorsun, çabuukk!!!
- Hayatta o ufacık yazılara bakamam. Ne o öyle, karınca duası gibi.
- hırssssss!!! Muharreeeeeeemmm...

Alıntı

çıldırdı kadın :); 3 Haziran 2009 16:09
Kaya dedi ki...: Cümleten merhabalar

Herkese kolay gelsin; 3 Haziran 2009 16:35
Kaya dedi ki...: http://www.internethaber.com/news_detail.php?id=194592

bilerek ama istemeyerek ölüme yolculuk...; 3 Haziran 2009 16:48
eylem dedi ki...: hayat işte

haber konusunda başkan bir,sen iki:)

iyi akşamlar diliyorum kendinize iyi bakın...; 3 Haziran 2009 17:19
Kaya dedi ki...: Günde en az 3 defa haberlere bakacaksin

iyi aksamlar; 3 Haziran 2009 20:12
yağmur dedi ki...: Oldukça yorucu bir günün ardından herkese merhaba...
Uzak bir mesafedeki toplantıya yetişme telaşı, ardından 5 saat süren neden,niçin,nasıl,olmalı,olacak tarzında süren bir toplantı ve yeniden eve dönüş...
İnsanın evi gibisi yok gerçekten :); 3 Haziran 2009 20:40
no name dedi ki...: o zaman hoş geldin evine...

yapalım mı bişiler?; 3 Haziran 2009 21:19
no name dedi ki...: hadi açılış benden...

söz; yalçın benlican
müzik; mahmut oğul

Gözlerimde yağmur saçımda rüzgâr
Pencerene geldim, duyuyor musun?

Anılar getirdim, bizden yâdigâr
Işıkların sönmüş, uyuyor musun?

Dağların ardında uzak şehirde
Sen de benim gibi yanıyor musun?

Anılar getirdim bizden yâdigâr
Işıkların sönmüş uyuyor musun?

*****

Yağmurcum duymuyor musun?; 3 Haziran 2009 21:34
no name dedi ki...: Darmadağın

Edip Akbayram'dan

Sizlerde bir buluttunuz gökyüzünü unuttunuz
Yağın karlar siz de yağın benim gibi DARMADAĞIN
Zaman yudum yudum bitmiş benden bana kötülükmüş
Yar diyordum o da gitmiş
Gitsin karlar sizler yağın benim gibi DARMADAĞIN

Uğuldayıp melersiniz beyaz mutluluk dersiniz
Bir gün siz de erirsiniz
Nolur karlar şimdi yağın benim gibi DARMADAĞIN
Ama karlar şimdi yağın benim gibi DARMADAĞIN
Nolur karlar şimdi yağın benim gibi DARMADAĞIN...; 3 Haziran 2009 22:15
yağmur dedi ki...: program var demek :)
bir şarkı da benden sana gelsin...

Emre Aydın

İhtiyacım Var Sana

bugün biraz gerginim yine,
sesim değişik gelebilir biraz,
ama sen anlarsın,bana katlanırsın...
tuhaf laflar edebilirim,
seni belki üzebilirim,
ama sen susarsın,çünkü beni tanırsın...
öyle çabuk kızma derdin hep,
bu kadar da kolay alınma,
o zaman beni sar,
hadi sarıl bana,
değişmez huylar bilirsin,
bir kere de sen dene alışmayı!
ben göğsüne yatarken
böyle derin nefes alma
bu ara ihtiyaım var sana
ellerimi sakın bırakma
bana huzur veren tek yer senin yanın unutma
gün varıncaya kadar sabaha
sakın hiçbir yere kalkma
fazla bişey istemem
sadece dur burda...

http://www.youtube.com/watch?v=tbyT8kEwUjo; 3 Haziran 2009 22:32
yağmur dedi ki...: No name yine daldı,unuttu beni :(
ben kaldığım yerden devam edeyim bari...

sıradaki parça eylemciğime gelsin...

SEVDİM SENİ BİR KERE

Sevdim seni bir kere
Başkasını sevemem
Deli diyorlar bana
Desinler değişemem
Desinler değişemem

Daha yolun başındasın
Değişirsin diyorlar
Oysa sana çıkıyor
Bildiğim bütün yollar

Sevgi anlaşmak değildir
Nedensiz de sevilir
Bazen küçük bir an için
Ömür bile verilir

Sevdim seni bir kere
Başkasını sevemem
Deli diyorlar bana
Desinler değişemem
Desinler değişemem

Daha yolun başındasın
Değişirsin diyorlar
Oysa sana çıkıyor
Bildiğim bütün yollar

Sevgi anlaşmak değildir
Nedensiz de sevilir
Bazen küçük bir an için
Ömür bile verilir

http://www.youtube.com/watch?v=mLOXigcTyis; 3 Haziran 2009 23:14
yağmur dedi ki...: sıradaki parçamız bu kez mavigün ablamız için...

Zuhal Olcay seslendiriyor

Aşkın En Mavi Zamanı

Aşkın en mavi zamanı
Bu titreyen ben miyim?
Ne günlerden haberim var
Ne saatlerin ayarı

Aşkın en mavi zamanı
Anlamı yok uyanmanın
Ne birşeyin sahibiyim
Ne de adresim belli
Aşkın en mavi zamanı

Seni birkez görmek için
Çok uzaklardan geldim
Sesini duymak için
Neler vermezdim

Aşkın en mavi zamanı
Bütün kuşlar yerdeler
Uçmayı unutmuşlar
Bilinmez bir haldeler

Aşkın en mavi zamanı
Bir savaş sonrası için
İçin için yanmaktayım
Artık çok zor işim

Seni birkez görmek için
Çok uzaklardan geldim
Sesini duymak için
Neler vermezdim

Aşkın en mavi zamanı
Bu titreyen ben miyim?
Ne günlerden haberim var
Ne saatlerin ayarı

http://www.youtube.com/watch?v=Ouif0MONQDc; 3 Haziran 2009 23:21
yağmur dedi ki...: Zuhal Olcay'ı çok severek dinliyorum o yüzden izninizle bir şarkı daha söylesin ;)

Güller Ve Dudaklar

Seval ablacım senin için gelsin bu güzel şarkı.

Gülünce dudakların bir gonca güle benzerdi
Ben dudaklarını sense gülleri severdin

Güller ve dudaklar şimdi ne kadar acı ve gizli
Eski bir aşkı anlatır
Güller ve dudaklar şimdi

Döküldü yapraklarım, mazim denen o bahçeye
Kayboldu dudakların seven yok artık gülleri

Güller ve dudaklar şimdi ne kadar acı ve gizli
Eski bir aşkı anlatır
Güller ve dudaklar şimdi

http://www.youtube.com/watch?v=53xq6ZXDDRQ&feature=related; 3 Haziran 2009 23:26
no name dedi ki...: Yağmurcum formundasın maşallah...

almanya'daki kardeşime benden bir şarkı gönderebilir misin?; 3 Haziran 2009 23:33
no name dedi ki...: başkanıma da göndersemiydik bi samanlık halime veya güğüm duriye...

ya da dur başkanıma ben bişi ayarlayayım...; 3 Haziran 2009 23:36
no name dedi ki...: Başkanıma benden gidiyor...

Muallim

Penceresi cam cama muallim
Selam saldım amcana muallim
Amcan kızını varmazse muallim
Turşu kursun fincana muallim

Penceresi kapalı muallim
Kolu altın saatli muallim
Sen böyle değil idin muallim
Ablasından öğütlü muallim

Penceresi perdeli muallim
Çiçek açtı zerdali muallim
Yeni de bir yar sevdim muallim
O da benden sevdalı muallim; 3 Haziran 2009 23:41
yağmur dedi ki...: hemen geliyor ;)

Kaya için Funda Arar seslendiriyor...

Yak Gel

Uzun oldu, ne zor oldu
Kalp yoruldu dön gel, herşey kalsın
Yalnız aşkla, yalnız aşkla dön gel
Affettim, kendini akla,
Sende aşkla, yalnız aşkla dön gel

Yak gel bildiğin ne varsa
Sat gel, gözüm yok para bulda
Yalnız sanadır bu hasretim
Dön gel vaktimiz daraldı
zaten şu yalan dünyada
Gel inadı sevdğim

http://www.youtube.com/watch?v=FSLaZEqSp8Y; 3 Haziran 2009 23:42
no name dedi ki...: Nasıl uykum geldi anlatamam, yaşamak lazım...
ben gidip biraz uyuyayım yarın devam ederiz artık...

herkese iyi geceler...; 3 Haziran 2009 23:42
yağmur dedi ki...: benden de bu kadar ;)

Güzelliklerle dolu bir güne uyanabilmek dileğiyle herkese iyi geceler...; 3 Haziran 2009 23:46
mavigun41 dedi ki...: sevgili no name ve yağmur kardeşlere..

Yağmur kardeşim..Zuhal Olcay ı bende çok severim..
Ve yolladığın şarkı içinde çok teşekkürler..

müzğinde kendi içinde bir anlatısı bir edebiyatı var..
bu yüzden müzik ruhumuzun gıdası ya..
bu güce bizim ruhumuza seslendiğiniz geceye renk verdiğiniz için .
iki kardeşe teşekkür ederiz..
hayatınız güzel bir melodi gibi geçsin..; 4 Haziran 2009 02:19
mavigun41 dedi ki...: Günaydın BBO ailesi..
sizlerle olamasam da hep aklımda olduğunuzu bilmenizi istedim..
Hepinize,hepimize güzel bir gün olsun..
Erken başlamak,
Geç kalmak
Yaşımız ne olursa olsun
Hayatımızın geri sarması
Hayatımızın tekrarı yok..
Cebimizde sağlık, yüreğimizde umut
Bu yüzden şu anımızın kıymetini bilerek başlayalım güne..
İyi sabahlarımız olsun..
ömrünüze bereket..

http://www.youtube.com/watch?v=ST2tpXjuXw0

Bu hayat bitti, yenisini getir
Albinoni’nin Adagio’su onda hep aynı şeyleri çağrıştırıyordu: Sonu, bitmeyi, ayrılığı ve ölümü... Oysa, Adagio yavaş demekti ve bitmekle, sonla bir ilgisi yoktu. Niçin, neden böyle hissediyordu, bilmiyordu. Kemanın hüzünlü sesi mi, yoksa çellonun o eşsiz tınısı mı, biten, yitip giden şeyleri ona hatırlatıyordu? kavrayamıyordu.

Albinoni’nin Adagio’su çalarken, hava kapalı olmalıydı. Yağmur yağmalı, rüzgar esmeli ve sonbahar yaprakları pencereye çarpmalıydı. İçi titremeli, gözlerinden yaşlar akmalı ve yitirilen bir şeyler olmalıydı.

Yitirilenler, yakınlar olabilirdi. Sevilen, sayılan, hiç ayrı düşülmeyecek sanılan yakınlar... Günler boyunca konuşulan, kucaklanan, dertleşilen gönül dostları.... Ve ansızın bir gün, bir telefon ile ölümcül hastalığa yakalandıkları haberi alını verilen, daha sonra da “ne olur daha yaşasın”, “inşallah kurtulur” umutlarıyla, o bitiş çizgisine ulaşmaları engellenmeye çalışılan yakınlar...

Yitirilenler sevgililer olabilirdi. Karşılıksız aşık olunan, uğruna çok şey feda edilen, tek vücut olunan sevgililer... Ve , günün birinde, hiç bir neden olmaksızın yolunu ayıran sevgililer... Günlerce geri dönüşleri beklenilen ama gelmeyen, ilk hayal kırıklığını yaşatan, kuşku tohumlarını serpen, aşk acısını tattıran sevgililer...

Yitirilenler öğrenmek için senelerce emek verilen ve artık mükemmelleşilen uğraşılar olabilirdi. Ve bir gün, son bir bakışla hafızalara kazınmak istenilen, sevilenlerin içeride bırakıldığı bir odanın kapısı kapatılırken yüreğe dolan hislere benzer duygular uyandıran, kapıları kapatmadan önce dönüp, dönüp tekrar bakılan uğraşılar...

Yitirilenler umutlar olabilirdi. Hep ayakta ve dimdik durmayı sağlayan, bir gün mutlaka gerçekleşeceği sanılan, yaşama sevincinin kaynağı olan umutlar... Beklemekten yorulunmayan, her yeni gün ile birlikte yeniden tomurcuklanan, yürekleri hoplatan, gönül ekmeği umutlar... Ve günün birinde, çöken hayal sarayının altında kalan, hiç gerçekleşmeyeceği bilinen, onca yıldır boşu boşuna beklenildiği anlaşılan umutlar...

Bir kitabı alıp okuyabilirdi. Bittiğinde “bu kitap bitti, başkasını getirin” diyebilirdi. Bir yazı yazar, beğenmez, yırtıp atabilir ve yenisini yazabilirdi. Yemeği pişirirken yakar, tenceresiyle birlikte çöpe atabilirdi. Pek çok şey için “bitti, yenisini getir” diyebildiği halde, hayatı için diyemiyordu. Oysa diyebilmeyi çok isterdi. Yakınlarını yitirmişti, sevgililerini yitirmişti, uğraşılarını yitirmişti, umutlarını yitirmişti. Geriye dönüp baktığında, ağzına kadar dolu bir çöp sepetinden başka bir şey göremedi. Ciğerleri boş yere hava ile doldurmanın ne anlamı vardı ki? “ Hey garson, bu hayat bitti, başkasını getir!” demeyi çok istiyordu. Keşke yapabilseydi. Rüzgar eser, yağmur yağar ve sonbahar yaprakları camlara çarparken... Adagio’nun o sihirli nağmeleri çınlarken, biteni uğurlayıp, yeni yepyeni bir hayatı karşılayabilseydi..

Nazan Bilgel

evet canlar..
hayatın yenisini
ömrün tekrarını vermiyorlar...
Hepimiz yaşadığımız şimdi şuan yarını düşünmeden mutlu olacağımız anlarımız olması dileğiyle..
sevgiyle kalın
sevdiklerinizle kalın
mavide kalın..
tekrar görüşmek umuduyla..
iyi sabahalr
iyi çalışmalar..; 4 Haziran 2009 02:35
eylem dedi ki...: Günaydınlar
güzel bir gün olması dileğiyle
hepimize kolay gelsin...

Yağmurum ve kankacım ellerinize yüreğinize sağlık
şarkı için çok teşekkürler yağmurcum

Mavigün ablam güzel dileklerin için teşekkürler,yüreğine sağlık; 4 Haziran 2009 08:53
seval dedi ki...: Günaydin hepimize, günaydin...

Aydinlik, rüzgarli ve soguk bir haziran sabahina uyandik, günümüz kolay gelsin...

No Namecim, Yagmurcum dün aksam hediye ettiginiz sarkilarla bizim bu sabah ilk sevincimiz oldunuz, cok sag olun..

Kankacim canim, biz de seninleyiz, sevgiyle, sevdiklerimizle, saglikla kalalim, umutlarimiz eksilmesin...

Eylemcim kahvalti icin gec mi kaldik? :)

Güzel bir gün diliyorum...; 4 Haziran 2009 09:40
no name dedi ki...: Herkese merhabalar ve de üstüne kocamaaan bir

G Ü N A Y D I N

bu sabah hava güzel
ben güzel ve sıcak ve bol limonlu bir mercimek çorbası hayalindeyim...
(aklım fikrim yemekte değil mi kardeşim)
arzu eden varsa buyursun...

haa adagio demişken
tamam albinoni'nin adagiosu harika,
ama bir de samuel barber'in adagiosunu dinlemenizi tavsiye ederim...
ahanda linki
http://www.youtube.com/watch?v=RRMz8fKkG2g&feature=related; 4 Haziran 2009 09:44
BAŞKAN dedi ki...: günaydın dostlar,
günaydın dünya,
günaydın küçük yeşil marslılar,
günaydın.....

günlerden perşembe
saat 10:23
hava bulutlu

dün gece ne yağdı arkadaş, seller sular gibi...hala da yağası var, güç topluyor şuan:)

insanın o sele atıveresi geliyor kendini..kader nereye kadar götürürse artık:)

sizlerde iyisiniz inşallah dostlar.; 4 Haziran 2009 10:25
no name dedi ki...: Başkanım günaydın ve hoşgeldin...

demek sele kapılmak istiyorsun.

Birisi de,
Kapıldım gidiyorum bahtımın rüzgarına demişti...

başakanım zaten hepimiz, zaman adlı nehirde hızla sürüklenmiyormuyuz...

hadi sana bir şarkı,

KAPILDIM GİDİYORUM
Hicâz (Nim Sofyan)
Bestekâr : Kaptanzade A.Rıza Bey

Kapıldım gidiyorum bahtımın rüzgarına
Ey ufuklar diyorum yolculuk var yarına
Ayrılık görünmüşken yar tutmuyor elimden
Misafirim bugün ben gurbet akşamlarına; 4 Haziran 2009 10:38
seval dedi ki...: Baskanim hosgeldin!

Bu güzel sarkidan sonra güzel bir yaziya ne dersiniz? Kahve hazir, sicak ve taze... E, haydi bakalim birer fincan alip elimize hep birlikte okuyoruz:

ARKADASLIK

Ve bir genç, söyle dedi: "Bize arkadasliktan bahset."

Ve o cevap verdi:

"Arkadasiniz, cevap bulan gereksinimlerinizdir.
O, sevgiyle ektiginiz ve sükranla biçtiginiz tarlanizdir.

O sizin sofraniz ve ocakbasinizdir.
Çünkü ona açliginizla gelir ve onda huzuru ararsiniz.

Arkadasiniz sizinle içinden geldigi gibi konustugunda,
ne 'hayir' demek zor gelir, ne de 'evet' demekten çekinirsiniz.

Ve o sessiz kaldiginda,
kalbiniz onun kalbini dinlemek için sessizlesir.
Çünkü arkadaslikta, kelimeler susunca,
tüm düsünceler, tüm arzular ve beklentiler,
gürültüsüz bir sevinç içinde dogar ve paylasilirlar.

Arkadasinizdan ayrildiginizda ise yas tutmazsiniz;
Çünkü onun en sevdiginiz yani, yoklugunda
daha bir berraklik kazanir, tipki bir dagin,
dagciya, ovadan daha net görünmesi gibi...

Ve arkadasliginizda, ruhsal derinlik
kazanmaktan baska bir amaç gütmeyin.

Çünkü, salt kendi gizemini açiga vurmak pesinde
olan sevgi, sevgi degil, savrulmus bir agdir
ve sadece yararsiz olan yakalanir.

Ve arkadasiniza, kendinizi oldugunuz gibi sunun.
Eger dalgalarinizin cezrini bilecekse,
meddini de bilmesine izin verin.

Çünkü salt zaman öldürmek için bir arkadas
aramanizin anlami olabilir mi?
Onu, zamani yasatmak için arayin.

Çünkü o gereksiniminizi karsilamak içindir,
boslugunuzu doldurmak için degil.

Ve arkadasligin hoslugunda,
kahkahalar, paylasilan hazlar olsun.
Çünkü küçük seylerin sebneminde,
yürek sabahini bulur ve tazelenir."

Halil CIBRAN; 4 Haziran 2009 11:14
seval aylakkaldi dedi ki...: Aklimdayken paylasayim dedim: Bugünkü Hürriyet´in Kelebek ekinde Atilgan Gümüs ile yapilmis uzun ve güzel bir repörtaj var, ilginize.. :); 4 Haziran 2009 11:16
Kaya dedi ki...: Dün geceki sarkilar icin ellerinize saglik

Herkese kolay gelsin
Güzel bir gün geciriyorsunuzdur insallah; 4 Haziran 2009 13:48
seval dedi ki...: Bugün suskunlugumuzu paylastik, sessiz kalmayi tercih ettik, ya söyleyecek bir seyimiz olmadi ya olani söylemeye deger bulmadik... Elbette zaman durmadi, iste günü yariladik, nerdeyse aksami ettik...

Saglicakla, dostlukla, sevgiyle, sevdiklerinizle kalin...; 4 Haziran 2009 17:13
Kaya dedi ki...: Annen-baban mi var derdin var
Onlara sorsan cocuklarin mi var derdin var derler
Dertsiz kimse yok...

Cümleten iyi aksamlar; 4 Haziran 2009 20:02
eylem dedi ki...: Geceden sabaha kadar yağan ve halende yağacağım diyen bir gökyüzü ile Günaydın

sevgi ve umutla
hepimize kolay gelsin...

çayı demliyorum ,kahvaltıya bekliyorum; 5 Haziran 2009 08:43
no name dedi ki...: Günaydın,
kaptım çıtır simitleri geldim kankacım...; 5 Haziran 2009 10:02
seval dedi ki...: Günaydin Dünya, günaydin yeni gün!

Bize neler getirecekse zaman, biz bilmesek de yasanacaklar ilahi bir gücle siraya dizilmistir muhakkak.
Bu gün kimimiz mutlu, saglikli ve huzurluysa ne güzel! Ama bir yerlerde bir digerimiz derin yas tutuyor olacak. Sevdiklerine kavusmalari bekleyenlerin heyecanina cok sevdigi birini kaybedenlerin acisi karisti canlar!

Hayat bize hergün yeni sevincler, kederler sunarken secme hakki tanimadan, bize düsen payimiza düseni yasamak ve herseyi dostca, kardesce paylasmak!

Sevgili Kankacim aramizdan ayrilan sevgili teyzemize Allah´tan sonsuz rahmet, geride kalanlara sabir diliyorum.; 5 Haziran 2009 10:34
no name dedi ki...: Sevgili Mavigün'ümüz,

Acın, acımızdır.

Allah rahmet eylesin.

Başınız sağolsun, Allah geride kalanlara sabır versin...; 5 Haziran 2009 10:50
eylem dedi ki...: Ablacım başınız sağolsun
sabırlar diliyorum...; 5 Haziran 2009 13:06
yağmur dedi ki...: Mavigün ablacım başınız sağolsun,geride kalanlara sabır diliyorum...; 5 Haziran 2009 15:38
seval dedi ki...: Bugün de gecti saatler, yine aksam olmak üzere...

Hepiniz saglicakla kalin, sevgiyle...; 5 Haziran 2009 16:24
eylem dedi ki...: İyi Akşamlar...; 5 Haziran 2009 17:20
Kaya dedi ki...: Ablacim basiniz sagolsun
Allah sabir versin

iyi aksamlar; 5 Haziran 2009 17:24
eylem dedi ki...: Günaydınlar

iyi hafta sonları
kolay gelsin...; 6 Haziran 2009 08:49
Kaya dedi ki...: Günaydin

Kolay gelsin; 6 Haziran 2009 09:45
eylem dedi ki...: Seval ablamın bugünü tatil,
Mavigünümüz malum geleceği günü bekliyoruz,başkanım kayıp
E bunlar belli de Kankacım sen nerelerdesin
bu sabah kahvaltı hazırlamadım diye mi gelmedin ne oldu hayırdır; 6 Haziran 2009 11:35
eylem dedi ki...: iyi tatiller...; 6 Haziran 2009 15:03
Kaya dedi ki...: iyi aksamlar; 6 Haziran 2009 21:18
no name dedi ki...: Günaydın,
iyi pazarlar...; 7 Haziran 2009 10:28
no name dedi ki...: http://www.haberciniz.biz/haber/deliler-yeni-baskanini-secti-649551.html

****** DUYURU *****
Yukarıdaki haberin BBO Ailesiyle ilgisi yoktur...

yapılan seçimler bizden habersiz yapıldığı için geçersizdir...

Başkanımız görevi başındadır...

Geniş açıklama yarın başkanımız tarafından yapılacaktır...
Bilgilerinize sunulur...; 7 Haziran 2009 20:54
no name dedi ki...: Günaydın,
Güzel bir gün, iyi bir hafta diliyorum...; 8 Haziran 2009 07:44
eylem dedi ki...: Günaydınlar

kolay gelsin...; 8 Haziran 2009 08:19
seval dedi ki...: Günaydin hepimize, günaydin Dünya..

Burada aydinlik ancak soguk bir haziran sabahina uyandik, soguga ve yagislara ragmen güzel bir gün olsun insallah..; 8 Haziran 2009 09:04
no name dedi ki...: Anlaşıldı,
Kimsenin kahvaltı edesi yok.
O zaman öğle yemeği için,
Vurularak kanadı kırılmış bir keklik aramaya başlıyorum.
Kısmet olur da bulursam, tüylerini yolarsam, sonra hafif ütüleyerekten...
ama bir keklik kime yeter ki? bana bile yetmez.
dur ben bi kasaba gideyim bakayım neler var...
şimdi ben size desem ki, koca kemer'de kasap yok, "hadi len sallama" dersiniz.
ama gerçekten kasap yok, et ihtiyacını marketlerin et reyonlarından gideriyoruz...
amaan...
vaz geçtim etten, bu sıcakta ağır olur.
en iyisi öğlen yemeğine zeytinyağlı taze fasulye, yanına ayran ve taze sarımsak ve taze biber(ben öyle seviyorum)...
buyrun efendim bekliyorum...; 8 Haziran 2009 10:56
BAŞKAN dedi ki...: merhaba dostlar

merhaba dünya

merhaba küçük yeşil marslılar...

çok sıcak bir sabah uyandım,günün ilerleyen saatlerinde nasıl olur bilmem..

benden habersiz başkanlık seçimi mi yaptınız yoksa, istemiyorsanız artık beni , bileyim :)))

......

Doktor pencereden bahçedeki delileri seyrediyormuş, ikisi hariç hepsi havanın güzelliğinden istifade geziniyorlarmış neşe içinde..ama ikisi bankete oturmuş kara kara düşünüyormuş..Doktor bir middet seyretmiş onları ama onlar hiç bozmamış halini...Doktor nn sonunda dayanamayıp yanlarına gitmiş..

Doktor : diğer arkadaşlarını bakın ne güzel eğleniyor , siz neden böyle duruyorsunuz..

1.deli : düşünüyorum doktor

Doktor : neyi düşünüyorsun peki

1.deli : hayatı

Doktor : hayatın nesini düşünüyorsunki, bak herkes neşe içinde

1.deli : nerde olduğumuzu görmüyormusun doktor, akıl hastanesindeyiz , sen bhuna hayat mı diyorsun

Doktor afallamış tabi, ne diyeceğini bilememiş ve diğer deliye dönmüş

Doktor : peki sen neden düşünüyorsun

2. deli : ben bu arkadaşın söylediğini düşünüyorum

Doktor : nesini düşünüyorsun

2. deli : sabah sabah moralimi bozdu, ben bunalımdayım

............; 8 Haziran 2009 11:14
seval dedi ki...: No Namecim ögle yemegi fikrini cok sevdim, cok severim ben de zeytinyagli tazefasulyeyi ama benim kankam daha cok sever... Eh onun isleri var bugün, kulaklarini cinlata cinlata yer, onun payini da dolapta saklariz ha?.. :)

Baskanim senden baska baskanimiz yok bizim, aman öyle dedikodulara inanip da alinmayasin, onlarin hepicigiii yalan, hepicii medyanin carpitmasi valla... bunlar böyle edepsiz iste n´apcan! internet icad oldu, sakli gizli biseycik kalmadi.... cik cik cik.. :); 8 Haziran 2009 11:59
eylem dedi ki...: bende acıkmıştım
yaşasın yemek varmış
kanka karpuzda keseceksen gelirim :)

dışarı sıcak içeri klimalı gibi soğuk
ayarı olsa kısacağım biraz :)
neyse alıştık artık idare ediyoruz; 8 Haziran 2009 12:46
Kaya dedi ki...: Merhabalar

Kolay gelsin, afiyet olsun; 8 Haziran 2009 12:54
seval dedi ki...: Eylemcim karpuz mevsimi geldi mi ki sen karpuz istiyon? :)

Bu soru size garip gelmesin cocuklar, biz gercekten donuyoruz Avrupa´da bir yerlerde... En yüksek sicaklik 10-15 derece...
Ahh ah, memleketin sicagindan bi haber, karpuzdan, bostandan, sicaktan kilometrelerce uzaklarda... Haksiz miyim Kayacim? :); 8 Haziran 2009 13:05
eylem dedi ki...: geldi ablam geldi :)

hoşgeldin Kaya
zayıflamış gördüm seni
biliyorum yemek muhabbetini pek sevmiyorsun ama gel iki lokma ye
zihnin açılsın
öğrenci adamsın sen aç gezme oralarda tek başına :); 8 Haziran 2009 13:16
Kaya dedi ki...: Haklisin ablacim, üzerimde kazak var onun üzerinde de mont var, hava kapali

Eylemin dedigi gibi karnim sirtima yapisti

off off; 8 Haziran 2009 14:57
no name dedi ki...: duygu sömürüsü yapmasak.
ben de soğukları özledim, ne olacak...
hep sıcak, hep güneş...; 8 Haziran 2009 15:22
eylem dedi ki...: Kuzeye taşın kankacım :); 8 Haziran 2009 16:50
eylem dedi ki...: "Havuç,Yumurta,Kahve"
Bir baba ile kızı dertleşiyorlarmış. Kızı, hayatında çok sıkıntı yaşadığından ve bunlarla nasıl başedeceğini bilemediğini söylemiş babasına. Hatta sorunlar ardı arkasına devam ediyormuş hayatında. Babası kızını dinlemiş, dinlemiş ve "gel, sana birşey göstereceğim!" diye kızını mutfağa götürmüş. Baba, ünlü bir aşçı imiş. Ocağa 3 tane eşit büyüklükte kap koymuş, üçüne de eşit su koymuş ve üçününde altını aynı miktarda yakmış. Ve birinci kaba bir havuç, diğerine bir adet yumurta, diğerine ise de bir avuç çekilmemiş kahve çekirdeği koymuş. Ve her üçünü de tam 20 dakika pişirmiş. Daha sonra ateşi kesmiş. Masaya iki tane tabak ve bir tane boş bardak koymus ve ilk önce haşlanmış havucu alıp bir tabağa koymuş. Daha sonra artık epey pişmiş olan yumurtayı alıp bir tabağa koymuş. En sonunda da artık suya iyice sinmiş ve tam kıvamında kahve görüntüsü olan kahve'yi de alıp bir bardağa boşaltmış.
Kızına şu soruyu sormuş: "Kızım ne görüyorsun?"

Kızı demiş ki: "Havuç, yumurta ve kahve." Kızını elinden tutup masaya yaklaştırıp daha yakından bakmasını ve hissetmesini istemiş. Kızı demiş ki: "Ne görüyorum. Haşlanmış yumuşak bir havuç (Bunu yaparken çatalı havuca batırmış ve yumuşaklığını hissetmiş), artık pişmekten içi katılaşmış bir yumurta (yumurtayı eline almış, hatta bir tarafından masaya vurup, çatlatmış ve içini görmüş) ve bir bardak kahve. (Biraz içmiş) "Hatta tadı oldukça iyi" "Baba, bunu niçin bana gösteriyorsun?" diye sormuş. "Bak demiş, hepsi aynı şekil kapta, aynı sıcaklıkta, aynı dakika pişti. Fakat hepsi bu etkiye farklı tepki verdiler. Havuç, ilk başta sertti, güçlü idi. Ama kaynatılınca yumuşadı hatta güçsüzleşti. Yumurta, çok kırılgandı, hafifçe dokunsan çatlayabilirdi, ama kaynatılınca içi sertleşti, hatta katılaştı. Bir avuç çekilmemiş kahve ise yine sertti, hepsi birbirine benziyordu, ama ısıtılınca ne oldu, bu kahve çekirdekleri, ısındılar, gevşediler ve içinde oldukları suya yayıldılar. Koku yaydılar, tad yaydılar ve suyu eşsiz tad'da bir kahve'ye çevirdiler." "Kızım, sen hangisisin?" diye sormuş adam. Zorluklarla karşılaştığın zaman nasıl tepki gösteriyorsun? Sen, havuç musun, yumurta mısın, yoksa kahve misin?

Alıntı; 8 Haziran 2009 17:01
eylem dedi ki...: iyi akşamlar
kendinize iyi bakın...; 8 Haziran 2009 17:27
no name dedi ki...: Kankacım nereye?
Daha karpuz keseceedik...

iyi akşamlar, n e güzel erkenden mesain bitiveriyor, sen devlet memuruydun değil mi?
675 ye tabi, ahh okuyamadım ben de 2 sene daha, olamadım bir devlet memuru...; 8 Haziran 2009 17:42
Kaya dedi ki...: iyi aksamlar; 8 Haziran 2009 20:59
Adsız dedi ki...: alayına isyan; 8 Haziran 2009 23:38
no name dedi ki...: Bu gün erken kapatsam iyi olacak, atıcı arkadaşlarla sabahın 5.30 una randevulaştık, tahtalıya keklik avına çıkacaz...
yarın öğlene keklik kavurması var, vuramazsak, bulamazsak, marketten bıldırcın alır keklik diye yuttururuz artık millete...
olmadı hazır kavurma alır üstüne kırarız yumurtayı olur biter...

iyi geceler...; 8 Haziran 2009 23:41
no name dedi ki...: Adsız kardeş,
isyan etmişken alayla sınırlı kalmasan.
mesela tümenine isyan,
kolordusuna isyan, gibi...
madem hayal kuruyorsun, büyük düşün...; 8 Haziran 2009 23:44
alayına isyan dedi ki...: NİL KARAİBRAHİMGİL - HAVUZ PROBLEMİ
Bu aşk havuz problemi
yeni fark ediyorum
Yazmıştım denklemini
Girdim yüzemiyorum
Zamanın kızları balıklama atlama diyemiyorum
Ayakları çırptıkça onlar
Sanki boğuluyorum
Gel suyu boşaltalım
Yeniden dolduralım
Çöz beni içinde havuz probleminin
Bir musluk kapansa
Öbürü açılır
Kızlar havuz kenarında açılır saçılır.
Atlamak yasak ama önüne geçemiyorum
Bir huzur içinde ben neden yüzemiyorum
Gel suyu boşaltalım
Yeniden dolduralım
Çöz beni içinde havuz probleminin
Sen ortada “gel” derken
Sana yüzemiyorum
Sanki dibe vurdum
Nefes alamıyorum !; 8 Haziran 2009 23:44
alayına isyan dedi ki...: yok kardeşim alayına isyan yeterli; 8 Haziran 2009 23:47
mavigun41 dedi ki...: Günaydın BBO Ailesi..
gününüz aydınlık..
şansınız bol olsun..

Değerini bilmek...

Neden hep böyle olur bilinmez, hep kaybetmişken farkına varırız gidenin... Bir sevgilinin, bir dostun, annemizin, babamızın ya da sevdiklerimizin... Maddi ya da manevi her şeyin. Vefasızlığımız kendimize midir ya da karşımızdakine? Yoksa bu kadar mı zenginiz içten içe doymuş ya da doyumsuz o da bu da tartışılır ya içten içe... Ancak şu bir gerçek ki giden değer kazanmıştır. Her zaman haklıdır, biz gidenle acı çeker dövünürken...
Hiç ummadığın anda sevdiklerinden birini kaybedince işte o zaman başlar fırtınalı günler, ne yapacağını bilmeden boş boş bakarsın, onunla geçirdiğin en güzel anları hatırlarsın... Kötü anıların varsa aklına bile gelmez.
Hayat insana her dakikasında bir oyun oynarken, bizler hayatla ve bu oyunlarla başaçıkabileceğimiz yönleri görmezden geliyoruz.
Bazılarımız ailelerini hiçe sayar, milyonlarca acı çektirir onlara, alttan alamaz, çekişir sürekli. Kendisini anlamamasından yakınır sanki ailesini anlıyormuş gibi. Sanki başka bir ailesi daha varmış gibi üvey anne, üvey baba ya da üvey evlat gibi.

KOLAY YAKALANMIYOR
Bazısı dostunu, arkadaşını küçücük bir sebepten kırar, kaybeder. Bazen de elinin tersiyle iter dost elini sebepsiz yere. Ya aşk... Aşk çok kolay yakalanmıyor. Hele de aşık olduysan...
Aşk bu her köşebaşında rastlanmıyor. Yakalanmışsan eğer tutmalı onu yakalamalı yakasından ya da kuvvetli olduğun yerden... Bazen fark edilmez aşk yanındadır, sana ses verir en derin yerinden ama anlayamazsın... Bazen de anlarsın ama yokmuş gibi davranırsın ya da kaçarsın...
Öyle davranmak daha kolaydır çünkü. Çünkü aşk zordur, bulması da... Hele elinde tutması... Bazen o kovalar kaçarsın kaybedinceye kadar... Bir bakarsın arkana yok. İşte o zaman vay haline...
Ne büyük yanılgıdır aşktan kaçmak. Oysa ki hepimizin içindedir, onunla nefes alırsın, bazen de uçarsın ama düştüğünde uçuruma düşmüş gibi hissedersin.
Ama her şeye değmez mi! Aşk yani kısaca her şeyin değerini bilmek lazım. Hayat gerçekten çok kısa... Yaşamanın, aldığımız nefesin ve hala bedenimizde olan ruhun değerini bilmeli.
Erteleme hayatın dün bitti, bugün hâlâ devam ediyor. Yarın ise olmayabilir. Değerini bil yaşanma ihtimali olan isteklerini, duygularını, arzularını

HAYATA DAİR
1. Aklını kullan.
2. Asla dönüp de arkana bakma.
3. Başkalarına değer verdiğin ölçüde, başkaları da sana değer verecektir.
4. Gözyaşlarının değerini bil. Onları hak etmeyenler için harcama.
5. Seni sevenlerle, kullananları ayırt et.
6. Ama önce kendini sev

ARTE TAHİR

İşte Böyle Canlar..
Öncelikle sağlığınızın değerini bilin sonrada sevdiklerinizin kıymetini..
hayat kısa..
canlarım sizden bir sürede daha ayrı kalacağımı bildirmek istiyorum..
sevgili anneciğimi iyi olması için bir süreliğine hastaneye yatıracağım.
sizlerle arada buluştuğumda beni gülümsetecek
kahvaltıya çağırışlarınızı,öğle yemeğe davetlerinizi,şarkılar ve türkülerle
birbirinize seslenişizi okumak beni mutlu edecek morallimi yüksetecektir.
şimdilik tekrar görüşmek üzere
hoşçakalın.
herkesi önce allaha sonra kendine emanet ediyorum.
Kankamıda ayrıca hepinize emanet ediyorum..
benim yokluğumu hissettirmeyin kendisine..
sevgiyle kalın
sevdiklerinizle kalın
hep maviyle kalın..
görüşmek üzere
ömrünüze bereket

Günaydın BBO Ailesi..
gününüz aydınlık..
şansınız bol olsun..
değerini bilin
hayatın..; 9 Haziran 2009 02:40
no name dedi ki...: Güzel bir gün başlangıcından herkese GÜNAYDIN

Sevgili ablacığım,
Annenize acil şifalar diliyorum,
umarım her şey gönlünüzce olur...; 9 Haziran 2009 06:49
eylem dedi ki...: Gecikmeli bir günaydın

Ablacım geçmiş olsun
acil şifalar dilerim
Seval ablam sende gelmemişsin bak kankan seni bize emanet etti öyle habersiz bir yerlere gitme

hadi bakalım kolay gelsin...; 9 Haziran 2009 11:03
seval dedi ki...: Canlarim günaydin, hepimize bu sabah bende de biraz gecikmeli bir günaydin...

Isimizde, evimizde, okullarda, hastanede yahut tatilde veya yollarda her nerelerdeysek orada hayirlarla, güzelliklerle olalim! dilegiyle baslayalim güne..

Kankacigim ailecek dualarimiz sizinle olacak! En kisa zamanda sevgili anneciginin sagligina kavusmasiyla hastaneden cikmaniz icin... :) Allah acil sifalar versin!

Eylemcim benim kankam böyle iste bak gider ayak bile beni düsünmüs canim ya.. Artik isiniz var yani, ugsasin bakalim... he he.. :)

Ben bugün oldukca heyecanliyim ablam, cünkü bu gece cocuklarim otobüsle Ispanya´dan dönüs yolunda olacaklar. (Gitmeleri tam 19 saat sürmüstü!) Allahin izniyle yarin sabah gelmelerini bekliyoruz, tüm yolcularin yollari acik olsun! :); 9 Haziran 2009 11:33
eylem dedi ki...: iyi yolculuklar olsun ablacım
Allah kavuştursun
Kankalar öyledir düşünceli işte kankan

ama benim kankam maşallah gelmiş sabah erkenden kahvaltısını yapmış
ablamla kankam da gelir hazırlayım bekleyeyim dememiş
dün karpuz istedim onu bile kesmedi
ayrıca bak ikimizde bugün geç geldik hiiç umrunda mı
nerdeler ki dememiş dediyse de yazmamış görmedik yani görmek gerek değil mi ablam :); 9 Haziran 2009 12:00
eylem dedi ki...: Kankama haksızlık ettim galiba
O da gelse demez mi şimdi
sabahın bir körü gelmişim buraya
sıcak bir taraftan
sen hiç diyor musun bu adam erkenden gelmiş işimi var,şu saat olmuş kahvaltı yaptı mı ki,sıcakta koşuşturuyorum
sen bana ne anlatıyorsun demez mi?
-Der :)

Bak eylem hanım gördün mü şu saat olmuş daha ses çıkmamış kankandan
Kankacım neredesin ya
yorulmuşsunuzdur
hadi gelin öğle yemeği yiyelim
Seval ablam da gelsin buralara ısınsın biraz
Ablam yol üzerinde görürsen Kaya ile Başkanımıda alda gel
kankacım sende yağmuru alıp gelirsen hepberaber oluruz
Mavigüne de paket yaparız :); 9 Haziran 2009 13:08
seval dedi ki...: Hadiiin de, gelin artik, hazir sofra kurmus bize Eylem kardesimiz.. :) Yorulmusuz kosturmaktan, is-güc düsünmekten, patrona ayri, müsterilere ayri dert anlatmaktan.. Yani, bir mola vermenin tam vakti...

(Laf aramizda iyi kivirmissin Eylemcim, kim kimi merak ediyormus ha...) :); 9 Haziran 2009 14:35
eylem dedi ki...: Ablam biraz bulaşayım dedim kankama ses çıkmadı
hani dedim kızdırdıysam eğerki
gönlünü alayım yine ses yok
anlamadım yani merak etmemek elde değil

sitenin diğer sakinleri de kayıp
bilmem nedendir; 9 Haziran 2009 14:47
BAŞKAN dedi ki...: Başkanın Seyir Defteri :

yıl : 2009
Ay : Haziran/9
Gün : Salı
Saat : 15:50

Sevgili detfer,

bilirsin seni severim ama neden sana sürekli yazmak zorundayım bilmiyorum, belamısın nesin sen ya, sanki ayda bir yazsam yetmiyor sana, hergün hergün seninle mi uğraşacağım...

Neyse hazır seni açmışken birkaç kelime döktürmeden olmaz, sonra küsersin falan, senin küskünlüğünde hiç çekilmez bilirim..

Sevgili günlük bugün hava çok sıcak...sen sıcak nedir bilmezsin tabi, altı üstü bir deftersin..

Bugün tam donanımlı uzay mekiğimle güzel bir gezinti yaptım, sonrasında Afroditin gezegeninde kısa bir mola verdim...Laf aramızda kalsın deftercim ama , çok tehlikeli o ya, en fazla yarım saat durabiliyor insan onun yanında, fazla durunca insan kendine hakim olamıyor, bi kaza çıkacak elimden diye çabuk kaçıyorum yanından...ne kazası diye sorma, sen dertersin anlamazsın bu işlerden, sen söylediğimi kaydetme işine bak yeter..

Neyse, Afrodit güzel bir sofra hazırladı ben oraya gidince , çabucak karnımı doyurup bi acı kahvesini içtim ve kaçtım...

Bugünlük bu kayıt yeter, başka da bişey yapmadım zaten..

Haaa, bu kayıt dosyasını özel şifrele, biri okumaya kalkar falan, hanımla başım derde girmesin emi deftercim..

hadi kal sağlıcakla..

......................

selam olsun tüm dostlara, keyfiniz yerinde diye umut ediyorum,inşallah yanılmıyorumdur.; 9 Haziran 2009 15:57
BAŞKAN dedi ki...: bu arada site yöneticisiyle konuştum, site aidatlarını yatırmayanlar varmış, o yüzden yeni sayfa açmıyorlarmış, bilginize :)); 9 Haziran 2009 16:01
eylem dedi ki...: evet buralarda sıcak
canını seven çıkmasın dışarı :)

başkanım her ay para topluyorsun zaten
yok sitenin etrafını güzelleştirecez,yok çatı bakımı,yok park yapılacak,yok badana boya
her ay para şu krizde yapma başkanım ne parası :); 9 Haziran 2009 16:22
dedikodu kazani dedi ki...: Gördün mü Eylemcim bizim Baskanin ikide bir nerelere, neden kayboldugunu? Defteri acik unuttugu iyi olmus yani sonunda cikti ortaya...

Biz ailecek tüm mütavaziligimizle onu cayla simitle kahvaltiya davet ettigimiz zaman yok cok isim vardi, yok toplantidaydim, yok is gezisine gittim ayaklarima kara sular indi, yok cok trafik vardi, off bu sicaklar da fena bunaltti, amanin dostlar yorgunluktan yikilmak üzereyim...

Bak meger baskanimiz Afroditle kahve icmelerdeymis de haberimiz yokmus! :)

Ya senin kankan nerelerde acep? "´Keklik avina" diyerek gitti ama acaba baska bir sey mi söylemeye calisti? :)

Eh artik bunu da ögreniriz insallah, ne demis bilenler? Hic bi sey gizli kalmaaaz! :); 9 Haziran 2009 16:41
BAŞKAN dedi ki...: bu benim topladıklarımın dışında bir ücret ya, tamamiyle site yapıyor toplamayı..benim alakam yok:); 9 Haziran 2009 16:41
BAŞKAN dedi ki...: aha bir paparazzi çıktı...yaw olayları çarpıtmayın ...hakkımda yazılanlar tamamiyle magazin basınının uydurması:)))

biz sadece arkadaşız:)); 9 Haziran 2009 16:44
no name dedi ki...: BBO AİLESİ DİYOR Kİ !!!

“ BAZI DİZİLER YAYINDAN KALDIRILABİLİR AMA YÜREKLERDEN ASLA”

M.Aras; 9 Haziran 2009 16:45

«En Eski ‹Eski 1401 – 1600 / 1908 Yeni› En yeni»

Yorum Gönder

Yapım	Birol Güven - MinT
Yönetmen	Yüksel Aksu - Tankut Kılınç
Senaryo	Murat Aras
Müzik	Aydın Sarman - Burcu Güven
Oyuncular	Mine Tugay
	Atılgan Gümüş
	Okan Tangücü
	Volkan Severcan
	Almıla Uluer
	Tarık Ünlüoğlu
	Ali Pınar
	Nur Fettahoğlu
	Recep Yener
	Gülnihal Demir
	Güçlü Yalçıner

Benden Baba Olmaz

Beyaz bir sayfa

1.908 yorum:

Benden Baba Olmaz ne anlatıyor?

Dizinin Künyesi